istikbalim düştü nifak eline
dağlamadıkları kaldı sadece
masum ayağımı cer’yan teline
bağlamadıkları kaldı sadece
Yollarıma barikatlar ördüler
yaralıydım zehir asit sürdüler
güldüğümü nasıl oldu gördüler
ağlamadıkları kaldı sadece
ettiler dünyayı bana hayli dar
kalmamış ne namus bunlarda ne ar
kara saçlarıma yağdırdılar kar
çığlamadıkları kaldı sadece
hem esir ettiler hem kuşattılar
eşimi dostumu bak boşattılar
bastığım toprağı yumuşattılar
lığlamadıkları kaldı sadece
boşa akıttılar kaynak suyunu
hepsi ezberlemiş şeytan huyunu
Karaman’da koyun kuzu oyunu
sağlamadıkları kaldı sadece
battığım yer göl mü yoksa kuyumu
kulaklar sağırdı imdat duyumu
aşmak üzereydi sular boyumu
sığlamadıkları kaldı sadece
bunlar kâh merkeb kâh katırdılar
kasabın elinde kör satırdılar
vücuduma türlü mil batırdılar
tığlamadıkları kaldı sadece
kollarımı sağa sola vurdular
sandım teyakkuzda bütün ordular
zafer bayrağına zemin kurdular
tuğlamadıkları kaldı sadece
Aydın der ki işte bunlar böyle dost
içlerinde ne üst belli ne de ast
yıpranmış çarkıma eylediler kast
yağlamadıkları kaldı sadece
17 Nisan 2025, Aydın Bayrakdar
Aydın Bayrakdar
Kayıt Tarihi : 15.6.2025 00:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!