Zannetme ki kalacak, şöhret ile saltanat
Bilesin çetin olacak, mahşerde mülakat
Süleyman’a kalmadı, sana mı kalır kâinat
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Unutma insanoğlu, sonsuz değil hayat
Yaradılan bedenin, emsalsiz bir zanaat
Kılıçtan daha keskin, geçeceğin o sırat
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Canlı cansız emrinde, görülüyor hakikat
Arının görevine bak, başlı başına sanat
Bunca delile aklın, etmiyor mu kanaat
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Toprak altında saklı, bilinmez gerçekler
Boşuna mı açıyor, bin bir çeşit çiçekler
Lezzetlere ayrılmış, yarattığı içecekler
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Toplanıp bilim adamı, yapamıyorsa kanı
Eğer göremiyorsan, sen taşıdığın canı
Düşünmedin mi sen, hiç yoktan Yaratan’ı
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Her zerre bir tecelli, ayan beyan kudreti
Âlemlerde görünür, Yaradan’ın hikmeti
Düşün diye vermiş, beyin denen serveti
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Gök kubbe duruyor bak, tavansız, direksiz
Hiç yarattığı var mı, çevrene bak gereksiz
Ağaçlar neye yarardı, yapraksız, çiçeksiz
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Bedene ruh üflenmiş, kalpte canın çarpar
Hiç kudreti olmayan, düşünsen nasıl yapar
Muhtaç olan nesneye, insan nasıl tapar
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Zerre bile evrende, görevde şaşırmıyorsa
Güneş bize ışığın, ölçüsünü kaçırmıyorsa
Tuzlu suyu tuzsuza, perdesiz taşırmıyorsa
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Kalbinde sırlar saklı, bilseydin şu âlemden
Hiç nasip almadın mı, kutsal olan kelamdan
Pişmanlık dökülüyor, Bayram’daki kalemden
İnanmamak için, nedir, nedir bu kadar inat?
Kayıt Tarihi : 26.9.2025 17:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!