Ben gurbet rüzgârının üflediği kamışım...
Bir su başında mahzun, yapayalnız kalmışım...
Ruhum kelle şekeri, vehimlerse karınca;
Kömürden kara rengim, onlar beni sarınca.
Zamanın olmadığı diyar acaba nasıl?
Kesiksiz bir ân mıdır bundan sonraki fasıl?
Yalnızlar! .. O havuzun çevresinde birleşme...
Susuzlar! .. O havuzda suyu kesilmez kesme!
İman. İhlas, vecd ve aşk, bunlar birer kelime,
Kelimeyi boğardım verselerdi elime...
Yandı kitap dağlarım, ne garip bir hal oldu!
Sonunda bana kalan, yalnız ilmihal oldu!
Yum gözünü, kalbine her ân yokluğunu üfür
"Kendinden geçmek iman, kendinde olmak küfür".
Çıktım, çıktım, inilmez dağlar elimden tuttu;
İndim, indim, çıkılmaz çukurlar beni yuttu...
Verirler "ben acizim, kudret senin" dedikçe
Verenin şanı büyük, sen iste istedikçe! ..
Her şeyde bir tükeniş, her oluşta bir bitiş;
Gökten ses: Ölümsüzler kafilesine yetiş!
Üstada yorum yapmak bile yürek işi rahmet ve minnetle
Rahmet olsun şiirlerin geleceğe ışık olsun
Adam gibi adam