Necdet Erem Şiirleri - Şair Necdet Erem

“İnsan namazı kılar,
Namazda insanı, İNSAN kılar.” denilmiş. (Anonim.)

Namazın hakikat ve hikmetini
ifade etmek üzere söylenmiş en güzel sözlerden biri.

Hayatın sonunu düşünmek için ölümü beklemek gerekmez.
AKILLI DAVRANIP HER AN HAZIRLIKLI YAŞAMAK YETER.

Değerli dostlar.
Dinsiz hayat anlamsız bir aldanıştan başka nedir ki?
Hayat din ile yaşanmaya değer ve anlam kazanır.

Hayatın zorluklarına,
sonunun acı ve sevimsiz kaçmakla kurtuluş imkanı olmayan ÖLÜM olmasına rağmen;
İnsanları ölümcül dert ve belalar karşısında yaşamı yaşama tercihe zorlayan sebep,

ne ölüm korkusu,
nede hayatın vazgeçilemez cazibesi değildir.

Açık el boş kalmaz, sıkı ele mal giremez.
Sıkı kapatılan elde ise, mevcut olan mal bile duramaz, çıkıp gider.

Veren el alan elden üstündür diyen,
alemlere Rahmet Hz. Muhammed Mustafa (Sav.)
insan ruhunu tehdit eden cimrilik illetine dikkatimizi çekerek,

Bizler bir şahsı manevinin azalarıyız.
Birbirimizle varız, kalemlerimiz mutluluk müjdeleri verip, gönüllerimiz herkesi içine alabilecek bir sevgi ummanına dönüştüğü gün, insanlık Allah’ın vadetmiş olduğu mutluluk iklimine kavuşacak.

Zaman gül devri olunca, bağların bahçelerin yanı sıra bataklıklar da gül bitirmeye başlar.

Bu asrın husumet hastalıklarını tedavi edecek, Mevlana muhabbeti, Yunus aşkı, Gazali dirayeti, Rabbani marifeti, Kadiri feraseti, Nakşi muhabbeti, Rufa-i kerameti, Şazeli kalp ve kafa terbiyecilerini yetiştirecek.

Bugün bir kardeşinizin ihtiyaç ve talebi olan dua yardımına, yarın bizim de muhtaç olmayacağımızı hatta farkında olmadığımız halde şuan bile, çok muhtaç olmadığımızı kim söyleyebilir?

Sahip olduğumuz maddi manevi her imkân ile muhtaçlara el uzatalım ki, muhtaç duruma düştüğümüzde yardımımıza koşacak ali himmet dostlarımız olsun.

Evet,
Değerli Dostlar, hayat fiziği ve metafiziği ile bir bütündür.

Ey dost,
Nefsine yenilip, şeytana uyup,
içinde bulunduğun şartlardan dolayı,
İşlediğin hata ve günah seni yese düşürmesin.

Hata veya günah işlediğinde,

İşte yeni bir günü, sana verdi yaratan,
Yerleri ve gökleri, senin için donatan.

Şükrünü edaya bak, sakın düşme gaflete,
Yoksa girmek ne mümkün, o güzelim cennete.

Dünyanın hali bu, gelen gidecek,
Biçilen ömür var, elbet bitecek.
Takdirde ne varsa, insan görecek.
Korkuyla titreyen, yürekler yıkık.

Daha dün çocuktuk, bugün bir yaşlı,

Yıllar yalan yıllar.
Hani nerdeler.

Sanki akşam oldu,
İndi perdeler.