Gezdim Dünya’yı, dolaştım farklı diyarları
Değişik iklimleri, farklı coğrafyaları
Ve gördüm renk-renk, zihin-zihniyet
Çeşit-çeşit, millet-milliyet insanları
İnsanlar her yerde, hep aynı
Yok birinin ötekinden farkı
İyiliğin, güzelliğin kaynağı
Aşkın, sevginin harmanı
Alemlerin doğurganlığı
Yaşamın temel dayanağı
Ve zamanın kanatlarıdır kadınlar.
(Kızım Ayşegül’ün yaş günü için)
Derseniz ki; “acaba hangisi en iyisi? ”
Duraksamadan söyleyebilirim ve eminim ki
Yaş günlerinin en mutlu ve en güzeli
Hiç kuşkusuz ki, bir çocuğunki.
Boş şişelerin gerisinde sensizliğime
Sol kolumda bir kadın gezinir şimdi
Aranır sigaramın ateşine
Sol kolunda yalnızlık kadının
Sağ kolumdan çeker gecenin içine
Bir kadın, bir bulut, bir duman
Şimdi sol yanımda bir çarpıntı yaşantım
Çok ölmüş: mavide, yeşilde
Şimdi çok budanmış bir ağacım
Toprağın en mutlu mevsiminde
Şimdi alkol büyütür yokluğunu yüreğimde
SINIRLARA
Aritmetik midir, geometri midir yaşam
Yahut ta kıssadan hisse çıkarmak mıdır?
Ve bir kurallar dayatması mıdır disiplin
Yoksa kuralsız yaşandığı bir yer midir
Kimse uğraşmasın boşu-boşuna
Olsa da binlerce tanımı daha
Girmesin yeni bir tanım arayışına
Ve girmesin yeni bir kavram kargaşasına.
Çünkü tanımsızlığıdır aşkın tanımı
Konulamayışıdır hiçbir kaba, kalıba
Yarınlar unutturur bunları hep
Yarınlar mutsuz bile olsa
Bunları hep unutturur.
Karayazı’da; karayazımı okuduğum günler
Kendi özbenliğimi duyduğum yalnızlık
Yalanlarla dolu bir anlatım olur yarınlarda
Bırak şimdi, uzatma telefonda lafı
Çık gel bana bir pazar sabahı
Duymasın konuşmalarımızı
Baharda bir duvar yulafı
Bilir misiniz ki, niçin biter duvar yulafı
AYDIN BEBEK
Hoş geldin bebek Aydın
Sen de bir ferdisin artık
Bu ömrünü tamamlamış
Kirli ve köhne dünyanın.
Sayın Nazmi Öner bey şu anda kızım, damadım ve torunlarım sizin orada tatil yapıyorlar.Ben de şu anda bilgisayar başında olduğum için google'da sizin isminizi yazınca bir Nazmi Öner geldi.Acaba bu bizim Nazmi midir? diye araştırınca siz olduğunuzu öğrendim.Şiirlerinizi okudum.Çok beğendim...Çalışma ...