Bazı anlar neşeli, bazen de kederli
Kimi bulutların üstünde, hüzün içinde kimi
Yaşıyorum alnıma yazılmış kaderimi
Her gün alarak dünyadan kendi dersimi
Bazen tanımadıklarımın mertliğini görüyorum
Şimdi orada olmak vardı her şeyden uzak
Bülbül şarkılarıyla yeni güne uyanmak
Manzaraya karşı çay yudumlamak
Bahar kokulu kırlarda koşup oynamak
Orada olmak vardı dertsiz, tasasız
Sınıfların yine masumiyet kokar mı,
İstiklal Marşı'nda öğrencilerin coşar mı,
Tören bitince kapılara hızla koşar mı,
Hala yıldız gibi parlar mısın okulum?
Elektrik kesilince gaz lambaların yanar mı,
Dalından kopan yapraklara özenip
Toprağa düştü annem güz rüzgarında
Mübarek ellerini bir meleğe uzatıp
Cennete uçuverdi bir Eylül akşamında
Şimdi tam bilinmez kimlerle beraber
Tam barajlarda su bitti derken bize acıyorsa
Ve kar yüklü bulutları üstümüze salıyorsa
Bir kapıyı kapatınca, onlarca kapıyı açıyorsa
Her şeye rağmen nimetlerini üzerimize saçıyorsa
Zannetme ki dostum, çok çalışıp hakkettiğimizdendir
Her şey, ihsanı bol olan Rabbimizin rahmetindendir...
Rızan için tuttuğumuz oruçların hürmetine bize merhamet et ya Rab!
Doğru yolu gösterdiğin Kur’an-ı Azimüşşan hakkına rahmet et ya Rab!
Onu indirmeye başladığın Kadir Gecesi adına bizleri affet ya Rab!
Habibim dediğin Peygamberimiz hatırına cehennemden azat et ya Rab!
Razı olduğun ve cennet bahşettiğin kullarının arasına bizi de kat ya Rab!
01/06/2019, Kocaeli
Bir Ramazan’ı daha görmek varmış kaderimizde
Bizi bu aya eriştiren Mevla’ya şükürler olsun
Sıhhat, mağfiret ve cennet getirsin her birimize
Memleketimiz ve dünya gerçek huzuru bulsun
Yetim kalmasın artık ümmetin masum çocukları
Şehidim al kanlar içinde uzanmış yatar
Kavuşmuş Rabbine, göklerden gülerek bakar
Arkadaşı olur artık Fatihler, Sultan Muratlar
Peygamberimiz ona sarılıp öper ve koklar
Kimbilir, ona verilecek ne mükafatlar var
Bilirsin, en çok gölleri severim
Sonra yaylaları ve kıvrılıp giden nehirleri
Bir de yosun yeşili gizemli gözlerini
Ve şarkılar mırıldanırken buğulanan sesini
Göklerde süzülen kuşları severim sonra
Zulmetleri dağıtıp sen gelmeseydin
Kız çocukları hâlâ diri diri gömülürdü toprağa
Hızır gibi imdadımıza yetişmeseydin
Yeryüzü çoktan bürünürdü zifiri karanlığa
Bize Allah’ın sıfatlarını öğretmeseydin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!