Bir yeni yetme geldi, uluorta bakındı…
“Merhaba Ustam! ” dedi, sokuldu…
“Buyur hele! Can Evlat, candan Evlat…!
“Bi şey diyeceğim de, diyemiyorum heyhat! ”
“Sıkıntın nedir söyle,sakine al kendini, şöyle?
Yürü sözünden özüne, vuralım aynayı yüzüne…
küresini açtı
duman sıvıştı
gizem yapıştı
insanı gördü
kelamı dürdü
Esinim, konuğumdu dün,
Hoş geldi,
Sitem getirdi!
Gönlüm, yüküydü dünden…
“Usun ile didişmede,
Felsefenle uzlaşmada,
Pıta-goras yumurtlamış dostlar
‘Yaşam diye bir şey yoktur! ’
Ne yakalarsan, payına düşen odur
Yaşam odur.
‘Sor kendine’ demiş Pıta-goras:
Kanıyor içim çok gün
Hüznüm körkütük
Bunaltıyor gün be gün
Ve sen, yine yoksun
Hiç yoksun
Hep yoksun.
1.Solo- Liboş el kiran
al kalem hakkın
arkanı sarıştır
geniş ol
sükut dur
ak baz
çakırkeyif öze böğürdü öfkeyle
bilendik yüreğinin kınında ayık
paslanmış hüznü fısla çalarken
öteler yabancılaştı hevesliyken
çapıyla kavını ölçemedi yosma
közü kora kar, yan yakın
gözü savur çöze, tezeğe
eli bil, ele say, ele gülme
üzme, çere-çöpe üzülme
sözde devinme, bak bakın
Çiğnenmemiş töze varsıllığım
İçimdedir en dolusu, en seçkili
İnsanlığındandır yoksulluğum
Çarkım, dişlisine belki, haberli
Her demimle, has erdemimde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!