(ya da Rüzgâr Yetişsin)
gölge kınına sığarım ölgün
dar gelir öfkem günbegün
ufkum kapanırken zoraki
kalır dışımda içim öyle ki
Ezgine dil oldum
Kora kül sordum
Kardım ilkin
Sevdam sev içinle
Efkar sardım
‘Ne Yapsa Yeridir’ ve gizemli Sanduka’sı
Çoktandır uğramamıştı Düşevi’ne…
Özler ve beklerdik,böyleydi O, hep aranılası…
Son gelişine tarih düştüğümüz gündür,
Bu sondur; dündür, O’nun, Onların öyküsüdür…
Annemi, Babamı hep seveceğim
Onlar dünyaya getirdiler beni
Geleceğe onlarla yürüyeceğim
Utandırmayacağım Babamı, Annemi.
Öğretmenlerimi hep seveceğim
Gel-Geç!
Üç, eni-boyu
Üç kadın, topu topu
İz bırakan üç kadın
ölüm az bekle
sükut dur hele
etme eyleme
titreme
işim var az bi
üstünü ört
türdeş sevi kuşağınla
aynı lokma tavasında
hemhal açarım bilenir
üfrüldüm çözülmedi fendim
seyrelmedim tözüm durulmadı
elin hissettiği yok yok şey var
yüreğin katlandığı çok şey
yatkın sahici nensel
somut fiziksel tensel
-rüştüm almadan esnerdim külhani
şairim şiir kotarırım genden
apak kağıdım düşlemim gibi
ilham işliğim duygum imbiği
damıta süzüle özüm dem alır
titretir gönlümü dilin gerdeği
canım sıkılmada
sık sık sıkılmıyor
canım sıkılmıyor
can sı-kıl-mı-yor!
ya nasıl sıkılayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!