İğneyle perdeye tutturulmuş mavi
Gökyüzü karanfil bahçesi
Hava hiç bozmayacakmış gibi
Varsay ki böyle bir günün kıyısındayım
Bir yerlerde bana canım demeyi ihmal etmişsin
Ağlamak üzereyim
Kar yağıyor kente
Odalar buz
Dolaplar bomboş
Elektrik kaç zamandır kesik
İcra memurları kapıda
Ayaklarımı uzatıp
(Habil, Kabil ve Sevgilim)
Çocukları öldürüyorlar bu dünyada sevgilim
Bu dünyada sevgilim
Çocukları öldürüyorlar
Söz bulamıyorum sevgilim
Gitmeye hazırlanıyorsun
Gitme demeye yüz bulamıyorum
Yüzün yüzüme dönük
Avuçlayıp yüzüme süremiyorum
Güldüğün yerde kabuğumu soyuyorsun
Bilge bir adamın sessizliği vuruyordu kulaklarımı
Sakalları gözlerime doluyordu
Kulaklarını aşmış saçlarının düzenli bir dağınıklığı vardı
Sevdanın kazananı olmaz
Sadece daha az kaybedeni olur diyordu
Duvarın bir köşesine takılan gözleri
Bilge bir zamandan geçiyoruz
Kolay kabul görmeyeceğiz
Biliyorum
Eûzu billahi mineş-şeytânirracîm
Fakat insanlar
Hangi kasabaya sığınsam
Yıkılası bir ayrılığın sonundayım
Ya da sevdanın
Bundan sonrası ya sen gelmiyorsun'dur
Ya da ben gidiyorum'dur
Aynı halt işte
Bir ayrılık böyle de bitebilir
Olsun demişimdir
Olsun
Akşamüstü bir arkadaştan beş lira almışımdır
Yahut mahalle kahvesinde borca yazdırmışımdır
Borca çay içilir mi?
Olsun demişimdir
Ben aklım kederim
Bir de aklımda yar
Dördümüz bir teknede
Bir teknede dördümüz
Dördümüz, bir tekne, teknenin altı nâr
Eksik olmasın
Bir kadın ölür
Bir adam yola koyulur
Randevular ertelenir
Her masada bir çay eksik
Sokaklar bomboş
Raporlar sığmıyor çekmecelere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!