Nefes akıp vermeye ödediğim diyettir;
Bitimsiz ve betimsiz acılar.
Küçük kelimelerin büyük şairi;
Muzdaribi olmuş bu hayatın
Lanetlenmiş bir ölüm sunulmuş
Kelime kelime, harf harf,
Avuçlarımdan süzerek akıtıyorum aşkımı
Toprağa karışıyor yavaş yavaş
Artık, her papatyada ben olacağım
Bahar sabahları biraz daha yakın gelecek
Biraz sıcak olacak gökyüzü
Toprak kokusu beni anımsatacak
Sustuğunda konuşur gözlerin
En güzel masumluk onlarda
Zemheri karanlıkta olsa
İnan ki görürüm onlarda
Nur dolu ışık bir neşe
Unutulmuşluk gibi bir şey
Yağmura özlem
Kuru topraklarda çırpınmak
Unutmak gibi bir şey
Terkedilmişlik
Üşürüm
El ararım göğsüme dokunacak
Alıp beni götürecek
Yaşamı unutturacak
Beni...
Uyuyor olmalısın bu saatte
Veya uyanık benim gibi
Uyanıksan, sevdiğini düşünürsün
Ve o sevdiğin bensem
Bilmelisin ki
Bende seni düşünüyorum
Bir yosmada verirdi sevgiyi
Bildiğin gibi olsaydı sevmek
Düşündün mü o gecenin sabahını
Ve diğer sabahları,tek başına
Acaba kaldı mı hâlâ
Tarifini yapamayan sevginin
Sıgara gibi
Bir kadeh rakı gibi
Seninle aşk
Başı belli, sonu belli
Lâkin bağımlılıksın
Ne senle ne sensiz
Ve yine birgün
Elinde bir çiçek ile
Dolaşıyor sokaklarda
Arıyor sevdiğini
Ta uzaklarda
Ruhumun yücetildiği
Kanımın
Bedenime çalındığı
Topraklar
Birgün geleceğim
Yücelmeye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!