Uzat elini dokunayım
Göğsümde uyutayım gözlerini
Sabah gelmesin odaya
Ayrılık uzak olsun
Sokak sokak seni aradım bu şehirde
Her kaldırımda ve her yolda buldum
Bir zamanlar kaybettiğim hayalleri
Vakit, o kadar çok geç ki
Hiç bir söz tutmaz artık yeminini
Bazen gerçek olur yalanlar
Bir gün çıkar gelirim
Sen bilmezsin geldiğimi
Yine aynı gömleği giyersin
Şaçların omuzlarını öper
Kıskanırım seni herkesten
Hâlâ ilkgün ki gibi
Ölümü bilir misin
Canı alan kimdir söyle
Canı alan azrail mi yoksa Tanrı mı
Peki canı veren?
Tanrı mı yoksa canan mı
Biliyorum
Bir can var
Beden içinde
Patlamaya hazır volkan
Bir can var
Satılık
Halkım için
Sensizlik düştümü aklıma
Üşüyorum
Bir yaprak gibiyim fırtınada
Çaresiz
İlkbaharı görmek isterken
Daha sonbahara dayanamayan
Dağ başında çoban mehmet
Türkü söyler fatmasına
Dertli kavalıyla
O türkü gibi gerçektir
O türkü gibi yanıktır
Kırık bir kuş kanadının sızısı içime işler
Büyür,iz olur döşüme kalır
Gördükçe sızlar gözlerim
Damla damla sel olur akar
Burdayım yaşıyorum kimseden habersiz
Kim bilir ki içimde akan nehri
Canlar sunulduğu gün
Bin vücut dirilmiş yer yüzünde
Kinler belirmiş ve sevgiler
Canlar içinde
Tanrının lütfü mü yoksa cezası mı
Bilmem ama
Aşk diye tutuşur bağrım
Bir damla su olda serinlet beni
Sevda diye bağırmak ister gönlüm
Bir cümle olda anlat beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!