Torosları döşer bahar gelince
KaIır Çukurova'da kış inince
Kıvrılır tozlu yollar yollanınca
Orman'a koku yayar narin gonca
Ayrı kalan özler,bozlak söylenir
Takmış kulağına küpe tektaş incidir
Gözüm aydınlığı gönlümün sevincidir
Aşkı’da içimde dinmeyen bir sancıdır
Acı söylerde yar yüreğimi incidir
Hasret cana yetti yârim sensiz nederim
Ey yar seni neden üzeyim
Yollarına güller dizeyim
Boyun büküp gözler süzeyim
Söyle derdin derman olayım
Söylemezsen derdin kızarım
Rüzgara kapılmış kuru yaprak misali
Diyar diyar gezen şaşkın bir serseriyim
Sen benden selamı ah sohbeti keseli
Garip başım alıp diyar diyar giderim
Bir yıl olduda yar gelmiyor hiç haberin
Camlar arkasından nazar edersin
Güzel âhu gibi gözler süzersin
Arada bir çıkar pozlar kesersin
Söyle güzel kime nazlar edersin
Dediler ki bize sözler söylersin
Gurbet elde ateş düştü yüreğime
Yanarım nazlı yarin hasretine
Selam edin turnalar,elâ gözlü yarime
Uçun turnalar,nazlı yarin diyârına
Umudum yok,çıkmam artık yarına
Gelen sevdiğimin doğum yıl dönümü
On dört bir dokuz yüz yetmiş altı günü
Dünyayı ışıttı bir ayın dolunu
Doğduğun günde yar eylerim şöleni
Sevindir sevdiğim gel garip kulunu
Düştüm bir sevdâ'ya bende canan'ım
Olayım ak gerdanda bende maral'ım
Özledikçe okşa sende sevdâlım
Yüreğinde sakla beni sevdiğim
Bu sevda yolunda benden olayım
El oğlunun ardı dağlar
Çarşafın beline bağlar
Gören yiğit gönül eğler
Halayda bir gelin oynar
El oğlunun önü düzdür
Bülbülü bekleyen bir goncamısın
Ben kapını çalan sen hancımısın
Yiğide açılmaz hoş sancımısın
Ben bir garip yolcu sen hancımısın
Gönlün kırdım güzel sen kincimisin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!