Hasretimi bulutlara yükledim
Gözyaşlarımı yağmur eyledim
Rüzgarlara emanet ettim sevdam
Aşkımın sıcaklığı seni sarsın diye
Kuşlara emânet ettim yüreğimi
Yar irem misalli bahçene girem
Sonsuzluk gıdası gülleri derem
Eyledin sevdayla yar beni verem
Tükettin oyunla benim yüreğim
Nasıl yaptın bana böyle zulümü
Bağladım gönlümü,bir suna’ya
Sevdâ’landım,bir gözleri elâ’ya
Yıllar oldu ben düşeli, bu sevdâ’ya
Ulaşır âhı figan’ım,yüce Mevla’ya
Vuruldum mecnun misâli,bir Leyla’ya
İşte gidiyorum,ey fuş kuru’ya
Mihnet ne ölüye,yoktur diriye
Kısmet olmaz belki,gelmem geriye
Hoşça kalasın sen,ey fuş kuru’ya
Bakmayız ne yaşa,nede kuruya
Ezeldende yaylalara göçerdik
Gün değmeden mazmılı'yı geçerdik
Kaboğlu musluk'tan bir su içerdik
Yönüde poyraza yurdun var dağlar
Koltaktan ötede çatal çamın arası
Gel gönül seninle bir muhabbet edelim
Yol tutup sevgiyi hakedene gidelim
Sevgi hovardasın söyle gönül nedelim
Aşkı sevgiyi dost sofrasında tadalım
Gönül aşımıza aşk muhabbet katalım
Göz görmesede gönül arzular seni
Ellerim ellerine değmesede
Arzular ellerim ipek tenini
Gözlerim bakmasada o güzel gözlerine
Kulaklarım âşina olmasada o tatlı sesine
herşeyinle arzuluyorum seni.
Yürekte açıldı şifâ’sız yara
Gönül arzum hemen kavuşmak yâre
karadır ağarmaz şu bahtım kara
Duymaz feryadımı o ciğer pâre
Bir sevda uğruna yürek yaralı
Ebru,kan kırmızı çizilmiş
Bir laledir,su üstüne
Ruhuma nakşedilmiş,ilmek ilmek;
Unutulmaz bir sevdâdır.
Kelebek narinliğinde
Ahu gözlu bir ceylandır,
Ey ceylan bakışlı maral sekişli
Lale sümbül menekşe gül kokuşlu
Âhu gözlü yavru ceylan bakışlı
Goncaların ömre bedel misk kokuşlu
Ömrümün baharı çağlayan akışlı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!