Muhalefet Şiiri - Uğur Musab Şahin

Minareyi çalan, kılıfını hazırlayamaz.
Hiç kimse köre gösterip, sağıra duyuramaz.
Nasıl yürürsün karda, izini belli etmeden?
Kim verebilir sağ eliyle, sol eli görmeden?
Kim demiş “iyi adam lafının üstüne gelir”?
İti andım, çomağı “hazırladım” diyebilir?
Yok efendim, affetmek kula mahsus değilmiş
Köprüyü geçene dek, kim ayıya “dayı” demiş?
Tatlı dil bile yılanı deliğinden çıkaramaz,
Eğer bana sorarsan, düşman uyur su uymaz.
Emeklemeden yürüyen, bebek görmedin mi?
Baban bağı bağışladı, hiç üzüm vermedin mi?
Doğru söyleyeni, dokuz köyden kimse kovmaz.
Erken çıksa tosbağa, tavşan kadar yol alamaz.
Alimden zalim doğarmış, niye alim doğmasın?
Birde üzümünü yiyen, neden bağını sormasın?
2021

Taklit, özüne ihanettir zannımızda,
Haya, hayal olursa zor vicdanımızda.
Sözü altın olanın, sükutu gümüştür.
Sözle sükut, cahillerde kör döğüştür.
“Şaşkın ördek ters dalar” der ulema
Allah akıl fikir versin, biz kullarına.
Lakırdı ve laf söz değildir, kulağı incitir.
Asıl aydın geçinen, yobazlar gericidir.
Sağır duyar sağır duymaz, istemedikçe
Çok istersen senden kaçar, istedikçe.
2021

Kıyamet “kıyama” kalktı bekliyor ilahi emri.
Kainat ömr-ü yaz yaşadı, şimdi ömr-ü zemheri.
Alametler bir bir zuhur ederken, biz gafleteyiz.
Elbet önce rüku sonra secde, onu bilmekteyiz.
2021

Hangi duyguları yaşarsa insan,
Onu besler büyütür içinde.
Bazen de dalar gider uzaklara,
Bazen bakar kalır bir noktaya.
O duyguları yaşarken, yaşlanır.
Dün ola horlanır, gün ola hoşlanır.
Nezafet ve nezaketidir zarafeti de.
Gözünde yaşlar, gönlünde kışlar
Bir umutsuzluk şarkısıdır sözü de.
İçi daralır, nefesi tutulur,
Sevdikleri bir bir unutulur.
Nefreti bir tık daha azalır, haz alır
Unutmaktan, unutulmaktan.
2021

0 Saç ve sakalıma bakıp, demeyin bu adam moruk.
Doğduğumda yazıldı menzil, çıktığım son doruk.
Arkamdan itip önümden çeken, nefsim ruha yük
Yılların yorgunluğu tenim haritam, sırtımda höyük
Yaşımı soran dostlarım, anlımda ki çizgileri sayın.
“Senin akranındır” derdi anam, vadide ulu çınarın.
Kabir taşlarında adları yazılı, çocuk akranlarımın
Taşları kaybolmuş, benden küçük arkadaşlarımın.
Döndükçe öğütür zaman değirmeni o buğdayını
Çaldıkça çalar ambardan, saat, gün, ay, yıllarını
Topraktan gelen toprağa akıyor, çuvallar dolu un
Sırtında çuvalsız gelir, eşek yükü günahla kulun.
Nasıl zorsa hesabı, nacakla urganın o oduncuya
Düşün! Değirmencinin hesap soracağını uncuya
Boynuzsuz koyunun, boynuzlu dan hak talebi gün.
Mahkeme-i Kübra da, ölümün öldüğü gün bu gün.
2005

Ana kucağında, bir atlıkarıncaya bindirildim.
Bir ömür dön dön, başım döndü indirildim.
Bütün bavullarım, her şeyim arkamda kaldı
Tahta bir sandalda, bütün şehri gezdirildim.
2022

Kader seli keder kuyusuna,
Ya da ölüm uykusuna akar.
Ya engin ömür denizine dökülür,
Yada, günahlara toprak örtüdür.
Hak dileyince başlar düşmez,
Yüce davasını ayağa düşürmez.
Sırtına yük sermek, yükselmektir.
Ganimet farzsa, kan nimettir.
Zincire vurulmamak da esarettir.
Tövbe, günahlara bir nedamet.
Dua etmek "hür olmak" demektir.
2021

Bırakın ürksün at, ürsün it arkandan
Köpekler tanımadıklarına havlarmış.
Onların vazifesidir havlamak uzaktan.
Hırlamayla hasmına korku salmaktır
2021

Akıl tutulması, tükenmişlik sendrumu çağın modası.
Plates, fitnis, spa ve yoga tedavilerin yüz karası.
Yolda olmayan nasıl yoldan çıkar, densiz diz boyu.
Önde olmak önder olmak değil ki, biri dağ biri kuyu
“Omuzlara basma tevazu göster" derdi babam.
Ölünce omuzlarda taşınacak, tekerleksiz arabam.
Nahoştur, yaşarken birilerinin omuzlarında olmak
En hoşu, dostların omuzlarında en aşağı konmak
1988

Yoldaş ol ki, yoluma taş koyma,
Kardaş ol, yolda kara taş olma.
Sırdaşım da, ol sırtımdan vurma
Soydaş ol vatan milleti soyma.
Arkadaş ol, yarı yolda koyma.
Gönüldaşım ol, taş kalpli durma..
Hem sabır taşı ol ki, kalp kırma.
Yanımda dur da karşımda durma
Ya deva ol, başıma iş bulma.
Yürekten sev iki yüzlü olma.
Ricacı ol, başa buyruk sorma
Başını dik tut, dik başlı olma.
Kalp kapım açıktır kilit vurma.
Kördüğüm atma, çözüm burada
2021