Edebiyat lortları; Türk şiirinin başlatıcısını Yunus EMRE olarak telakki ederler, ben de bu kabule gönül rahatlığı ile iştirak ediyorum. Her ne kadar kronolojik olarak daha önce Ahmet YESEVİ ve sair şairlerimiz varsa da;
Türk şiirinin ana gözesi Yunus EMRE’dir.
Öyle ki; Divan Şiiri, Halk Şiiri, hatta; Saz ve Aşık Şiiri, topyekun Yunus EMRE’den neşet etmişlerdir.
Yediyüzküsur yıldır şiirimiz bu akışla seyretmektedir. Tabi bu mecrada zaman zaman debi ve rejim değişiklikleri olmuşsa da, temelde Divan Şiiri de dahil Türk Şiiri karakterini taşımaktadır. Şiir evrenseldir ama aynı zamanda genetiktir de, Divan Şiiri’nden tutun günümüz şiirine kadar; şiirimiz sayısız kıvrım ve kavisler almıştır.
Bu akımları ömrümüz vefa ederse dilimizin döndüğünce zaman içinde ayrı ayrı tadat etmeye çalışacağız; şu kadar ki Tanzimat döneminden şimdiye deyin çok sayıdaki şiir akımları baklava dilimi gibi asla ayrılamaz.
Mezkur akımlara sonraki çalışmalarımıza değineceğiz;
piyasa gereği ekonomik davranarak; şimdi bu başlık altında yoğunlaşacağız.
Bir kız kardan hafif adımlarıyla yürüyüp geçti hayal içinde
Arkadaşlarımı düşündüm, sevgili şeyleri
Sanki her şey bizimle var ve bizimle olacak
Şarkılar çaldı odalarda
Bütün insanları sevmek gerektiğini düşündüm
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta