Eşime ve tüm Analara ithafım.
Grupta bir etkinlik düzenlenmiş
Yedi renk, yedi gün boyunca.
Pazartesi mavi,
Ne nehir olup çağlamak isterim
Ne de taşları yuvarlamak
İstemem barajları da doldurmak
Emelim denizlere kavuşmak
Ne çiçek çiçek açıp kokular saçmak isterim
Konuşmayla boğulma arası bir ses
Sanki bir yumruk düğümlenmiş boğazında
Çıkmıyordu, çıkaramıyordu; diyemiyordu
Yakıştıramamıştı gençliğine bu etiketi!
Saniyeler uzarken asırlar gibi
Sadece doğurmayla özdeş tutulamaz
Her yürekte yârdır adınız
Kırlarda papatyalarcasına
Sevgiyle kucak açmalarınız, beklentisiz
Ne biz doyduk sevilmeye
Ne siz sevginizi esirgediniz
Dünya üstünde o,
O kadar çok şiir yazılmış ki...
Aşk üstüne, sevgili üstüne,
Sevgililerin güzelliği üstüne.
Ama hiçbiri kafi değil sevgilim
Göremeyişimiz yedi rengini
Kamaşması mıydı gözlerimizin
Parıldayışın, mahcupluğun muydu
Bulutlar ardına saklanışın.
Işıklar mı seni okşadı geçti yağmur
Yurdumun ufuklarını kaplamış kara bulutlar
Belki birçok insan şafak vakti doğar
Ama, bir Mustafa Kemal var ki…
Ulusumun üstüne şafaklar gibi doğar.
Korkumuz yok, güvenle bakıyoruz geleceğe
Kimsesiz kimse mi var!
Kim ki aldığı her nefeste şükreder
Kurtulur kalabalıklar içindeki yalnızlıktan.
O gemi ki... Her limana mutlaka uğrar
Yalnızlığı kalabalıklarla unutanlar da;
O'nunla kalabalıklaşanlar da
Sonsuzluk mu var,
Sonrasızlık mı alemde…
Kara yatak, yeşil yorgan altında
Kokuları farklı değil tenlerin
Sonsuzluğumuz
Gönlümüz zengin herkese yer var içinde
Hiç önemli değil, kim, ne, neci olduğun
Nereden gelip nereye gittiğin
Çalmadan gir, açıktır gönül kapımız
Hoş gelişler ola, kurulabilirsin baş köşeye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!