Güneş Filistine yakından doğar
El uzatsam değecek gibi, neden Bilmiyorum
Acaba esir kalmış mescidi Aksa’dan mı
Yoksa Filistin sokaklarında rahatça oynayamayan çocuklardan mı
Bilemiyorum, hiç düşünmedim neden
Yok, yetimin haberi yok
Varsa oyuncakları
Oynamakla meşgul
Bulamaz ki garibim
Oyuncağı bomba
Sığınağı ateş
Ben seni görmeden sevdim
Güzel mi çirkin mi demeden
Kalbini gönlüme koydumda
Yüreğim sana değdide sevdim
Dışın güzelmiş için boş
Zulüm çarkı almış başını gitmekte
Sineler kararmış insanlık bitmekte
Vicdansız katiller rahat etmekte
Mağdurun hakkı zalimde gözükmekte
Zalimin hayvandan kalmamış farkı
571’de âlemlere rahmet Muhammed
Abdulmuttalib torunu yetim Ahmet
Amine evladı maka mı Muhammed
Ümmet'inin Peygamberi gül Ahmet
Sabırla adaletle geldi kırk yaşına
Ey gidi geçmiş günler ey
Biliyor musun ne güzeldi o günler
Ağlayıp beraber güldüğümüz günler
Tekrarı olmayan o altın günler
Hani varya baş başa dertleşip,
Meçhul bir sevda gönlüme düştü
Zaman sensiz yalnız hüzün düştü
Bu hayat sensiz bensiz divane düştü
Ömrümüz kısa sevdamız harabe düştü
Sen yokken ışık altında karanlıktayım
Bu ne iş, için ümitsiz dışın gayretten uzak
Hangi keyfiyet alı koymuş hesaptan uzak
Olur mu böyle gaflet olmaz haktan uzak
Ne yazık gün biterken aranır mı hiç sabah
Bunca zamandır uyumaktan usanmadın
Bak yine hüzün düştü yüreğime
İçimde ki ses ağır baştı ciğerime
Düşüncem aldı götürdü beni yine
Duygular karıştı seninle bak yine
Belli ki gül gibi tüttün burnumda
Güneşin sönmeye başladığı bir akşam vakti
Sahilde uzakları derin derin seyrederdim
Dalgalar şiddetiyle vurdukça seni düşünür
Ufukta ki beliren gemide olmanı isterdim
Hep hayaller kurar bende ki seni beklerdim



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!