Kırılan Dallardan Bahar
Bırak bedenine güz gelsin,
Bazen yaprak dökümü iyi gelir insana.
Anılar, acılar dökülür yavaş yavaş toprağa,
Toplayıp saklama tekrar tekrar bağrında.
Kor Şehrin İçinde
Bizimle yaşar içimiz,
Kör olmuş her bir biçimimiz.
Sağır kulaklı şimdi şehrimiz,
Kalabalık ama bomboş içimiz.
Muhabbet demi , gönül ince
Türküler yakılır şerbet'i söz ile
Divan-i saz, baglama cura ile
Aşk-ı mest eyleriz biz bu gece
Utku depreşir derman ağarır
Muhabbet dem-i , gönül ince
Türküler yakılır şerbet'i söz ile
Divan-i saz, baglama cura ile
Aşk-ı mest eyleriz biz bu gece
Utku depreşir derman ağarır
Mahşer-i İçindeler
Sağcı olup, sağını görmeyenler,
Solcu olup, solunu bilmeyenler,
Dinci olup, dinini bilmeyenler
Nasıl bir mahşer içindeler?
Mevsimin Eşiği
Mevsimin eşiğinde duruyorum,
bir adım uzaklıkta yaz, bir adım sonbahar.
Rüzgârın fısıltısı kararsız,
dünle yarın arasında bir an var.
Nasıl geldik biz bugüne
Dünya ahın alır böyle
Kimin kabahatı söyle
Neler ettik biz yine böyle
Içimizde binbir hile
Nerelerde bulam seni Oldum Aşk'ının avaresi
Güneşe sordum seni Geceye saklandı gitti
Ruhun Şehrimi işgal etti
Haberin yok zalım seni Oldum Aşk'ının avaresi Haberin yok zalım seni
Ne tamamen gittik,
ne de olduğu gibi kalabildik.
Hayat, bizi ne tam bir sonla bitirdi
ne de baştan başlamamıza izin verdi.
Bir şeylerin ucunda sallandık çoğu zaman;
İşte Geldi Zamanı
İşte geldi zamanı,
Nerede bunun ilacı?
Sensiz gönlüm yaralı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!