Her gün amaçsız oturduğum masanın başından,
Kaldırıp kafamı dışarıya bakmam
Neden bu kadar uzun sürdü bilmiyorum.
Belki de
Yeterince hüzün demetlerinin
Doldurması gerekiyordu gönlümü,
Bir gün beni buralarda bulmasan
Derin dalgaların sahile vurmasını bekle
Sana dalgalar arasından şiirler şarkılar söyleyeceğim
Ay olmayan gecelerde sana yakamoz olacağım
Meltem olup ipeksi saçlarını okşayacağım…
Karanlık gecende aydınlık olup
Yağmurdan sonra…
Burnumda leylak ve toprak kokusu
En güzeli gökyüzünün mavisi …
Toprak damlı evler de
Eskiden yağmurun tınısı çalarak iken
Cın, cın diye sahanlara…
Kitap okur gibi…
Yumuşacık ellerin ile…
Her sayfama satır, satır dokunsan.
Beni anlarmıydın“yar”
Gözlerim gözlerine
bir şeyler anlatmaya çalışıyor
Kaçamak bakışlardaki tebessüm
Yüreğimi yerinden çıkarıyor
Kekeme olmuş gibi susuyorum
Artık Gözlerim konuşuyor
Susam zehir şerbet içer beklerim.
Susmasam da,
Dalıma saplanmaya hazır bekler hançerin.
Haydi !
zifiri karanlığınızı maviye boyayın.
Gün çalana,
Yağmur yağana kadar.
Nedir bu apansız can sıkıntısı
Sevmeye Korkan yüreğim
Nedir bu çelişki bu ikilem
Kendimden kaçar oldum
Yaptıklarımdan ve yapacaklarımdan utanır oldum
Gece yarıları uykudan uyanıp seni düşünüp
Gülmek gerek kardeşim.
inadına gülmek gerek.
Yalanlarınız la saldırdığınızda



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!