Biz hep ağladıkça ayrılık güldü
O kadar denedim senle olmadı
Öyle bir vurdun ki tüm sevgim öldü
Yeniden sevmeye nefes kalmadı
Sevip sevilmeye heves kalmadı
Hüzündür semâdan, aldığım sonuç,
Arşın zübdeleri, hal vermez bana…
Menzil çok uzakta, zaman bir avuç,
Ömrün müddeleri, yıl vermez bana…
Sılanın içinde, bir gurbetteyim,
Gidiyorum senden artık kalamam
Buraya kadarmış deyip geçelim
Verdiğim karara mani olamam
Kendimize başka bir yol seçelim
Belki bu aşk için fazlaca toyduk
Savaşların ağlattığı,
Çocukları güldüren gün...
Ülkelerin arasında,
Düşmanlığı öldüren gün...
Rahat uyu yüce Ata’m,
Bu dünyada kimse mutlu olmazdı
Sevgi denen kutsal bağ olmasaydı
Dostluktan yana bir köprü kalmazdı
Saygı denen yüce dağ olmasaydı
Umut iklimleri kurak olurdu
Sevgilim, her şeyim, canım, bir tanem
Bugün yine özlem doluyum
Hasret yüklü bir bulut gibiyim
Bu satırlara sağanak halinde döküyorum
İçimde birikenleri
Annenin yavrusunu özlemesi gibi bir şey bu
Hiçbir manası yok, artık sitemin,
İsyanım hükümsüz, ben hükümlüyüm…
Kimseler inanmaz, etsem bin yemin,
Lisanım hükümsüz, ben hükümlüyüm…
Kapıda aldılar, parmak izimi,
Bir baktım da sen gideli yıl olmuş,
Ne çabuk geçiyor zaman dediğin…
Yokluğunda bana nice hal olmuş,
An be an göçüyor insan dediğin…
Mutlu musun beni sensiz kodun da?
Beni Sensizliğe mahkûm ettiler,
Çektiğim bu hasret cezam mı dersin?
Beni dönülmeyen sona ittiler,
Sen olsan bu zulme, nizam mı dersin?
Kalmadı içimde bir damla sevinç,
Avucumu açtım ayası nasır,
Çizgiler belirsiz izler dağınık…
Vuslat çok uzakta, dermanım kısır,
Ayaklar mecalsiz dizler dağınık…
Dağınık zamanlar dağınık mekân,
Hocam elinize,yüreğinize sağlık. Çok güzel mısralar yazmışınız. Yeni çalışmalar bekliyoruz.