Akşam olsun,
Gün batımı mesela,
Hafiften kızarmış gökyüzü.
İzmir olsun,
Kordon'da mesela,
Yıllar sonra yine kalemi elime aldım,
Dalgalar gibi içim kabarıyor.
Sigaramdan bir nefes daha çektim,
Yazmakta artık rahatlatmıyor.
Çenem kilitlendi, gitti gülüşüm,
Üstüme
Güneş geldi, yaz oldu,
Ay geldi, ışık oldu,
Yağmur geldi, sel oldu,
Kar geldi, ayaz oldu,
Dayandım.
Karşılaşsak seninle,
Üzerimizde
Birbirimizden ayrı geçen
Bir ömrün ağırlığı,
Çekingenlik içinde
Ama heyecanlı.
Kulaklarımda
Bir müzik sesi.
Çayım duruyor
Bardakta,
Oldukça demli.
Saat ikiyi,
Çek ağları denizden,
Gümüşler parlasın.
Derinlerde bir kalp var,
Olur ya! Onu da tutarsın...
Yakalarsan koy onu,
Sevgi dolu bir yere,
Dudaklarımın 'merhaba' diyemediği,
Gözlerimin başka gözleri göremediği,
Kulaklarımın sesleri algılayamadığı,
Ellerimin hoşlandığım şeyleri kavrayamadığı,
Ayaklarımın istediğim yerlere gidemediği,
Kalbimin vuruşlarının yok olduğu,
Küçükken,
Karanlıktan korkardım,
Kapkara yerlerden geçerken
Islık çalardım.
Sonraları bu korkuyu yitirdim,
Ama gene de,
Sende bir başkalık var,
Bakıp ta göremediğim,
Bilip te diyemediğim,
Sende bir başkalık var.
Öyle başka ki bu,
Beni sana bağlayan
Ben,
Deli olmaya,
Devam ederim ama,
Bendeki dertler
Sende olsa,
Sana da
ne kadar değilde neler yaşayabildiğiniz önemli..şiirin ana teması bu olsa gerek..hepimizinde bildiği ama zamanı hoyratça harcarken görmemezlikten geldiğimiz gerçekler...kutlarım