Çok mu yoruluyorum yoksa yoğruluyorum bu hayatta?
Her geçen gün ömrümden ömür mü gidiyor yoksa tecrübe tabağıma yeni birşeyler mi ekleniyor?
İçimde hep kara gün anıları biriktirdim
Büyüdükçe büyüdü nefretlerim
Bu cesaretiniz nereden geliyor ey insancıklar?
Sizinkiler arsız,arlanmasız,manasız hayatlar.
Her zaman güzel haberler almıyoruz
Beklediklerimiz,hiç beklenmedik zamanlarda oluyor
O anlarda güçlü durmak çok güç geliyor
Çaresizce yakarışları,haykırışları duyuyoruz.
Neden bu gece biraz daha siyah ve karanlık?
Biz hiç seninle yalnız kalmaya alışmadık
Ne zaman güneş doğacak,aydınlanacağız?
Aşk neredeysen çık bak biz buradayız.
Bulutların üstünde yürümek istiyorum artık
Hani üzülünce kararan
Sonra kafa kafaya tokuşturan
Ve nihayetinde yağmur olup yağan bulutlar
Yeter bana çektirdikleriniz
Artık gökkuşağı eşlik etsin bana
Başkalarının hayat izlerinden gidemem
Kendim olduğum müddetçe varım ben!
Bu şehir sessiz kalabalıklardan
Bıktım bu umarsız kabalıklardan
Duygu yükleyin bedenlerinize
Feryadım burdan hepinize.
Don't spend your time to become with fame
In fact,everybody is equal,everybody is same
Geldik yine bir çıkmaza
Suçu kimde ararsan ara
Gözler her zamanki gibi borsada
Türklük yine kara borsada
“Yargıya uzanan eller kırılsın”
Bu sevdadan muaf olamam
Çünkü senin gibisini hiç görmedim
Uzaktan sevip de içime atamam
Şimdi ne yapacağımı bilemedim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!