Geri dönmek
yıllar sonra o yerlere
anıların kabaran dalgalarıyla
çırpına çırpına yürek,
Kalp atışlarını duyarak
yerinde bulamamak aradıklarını
Güzelsin tazesin hem de mahmursun
Gönlü ferahlatan bir düş gibisin
Kuytulukta açan al tomurcuksun
Gamı serden silen gülüş gibisin
Acıyı bal eden tılsımlı elsin
Günaydın karlı dağlarımın ılık baharı
Bitek ovalarımın al dudaklı narı
Yaşamın bengisuyudur seni düşlemek
Günaydın yanan bağrımın serin rüzgarı
Günaydın ateşiyle tutuşup yandığım
Bağışlanmaz kusur ettim canana
Yüreğim yaralı, gönül eziktir
Söz etmeye yüzüm yoktur bir daha
Yüreğim yaralı, gönül eziktir
Acıyı, kederi vurdum belime
Gözlerin kızıl bir şafak
ellerinde umudu çaresizliklerin,
Gel, yangınlar çıkartalım
bağrında kalabalık günlerin
Sarsılsın tanrıların sarayları,
Dökülsün yaldızlı şatafatı
Hükmü yok güzelim
senin esrik öfkenin
gönül dünyamda,
Bırakmaz kapısından içeri
Sevda yüreğimde hicrana döndü
Beni doğduğuma pişman eyledin
Bitirdin ömrümü ışığım söndü
Beni bana tümden düşman eyledi
Doğru yaptığıma eğridir dedin
Şimşek gibi saplandı
bir karanlık keslin düşünce
merkezine beynimin,
Dağlarda fırtına... bora
denizlerde tsunami
Söküp attı uykularını
Yormasın zahmeti hiç bir an
ne duygularını
ne düşüncelerini
ve ne de bedenini
geride kalacak olan yollarda
kahrolası vefasızlıkların,
Bir kayıp cennet gibi kaldı anısı içimde
Dumanlı dağlarının eteğindeki o minik şehrin...
Nedendir bilmez kimsecikler,
ve ne zaman anılsa adı
sızlayıverir başı
yanık yüreğimin...
İYİ OLUR HERKEZE UYGULANIRSA..........