En uzun boylu dağın, kederli ovasından,
Saçları, rüzgara en yakışanların,
Sızar, kederi sinmiş kayalıklardan.
Bir zaman, bulutla yarışanların.
Enkazın altındadır şimdi elleri.
Okşayıp saçlarından, tüm nesilleri,
Unutmuşlardır çoktan, kendi ölümlerini.
Acılardan sulanan, sisli bu dağın başından
Üç ayrı çiçek açar, üç ayrı nesli sızlatan;
Adları, Sinan, Kadir ve Alpaslan.
Yüzonbir ayrı çiçek açar, yine bu topraklardan,
Üç ayrı nesli sızlatan, tarihi utandıran.
Gün batar, kan çıkar,
Çamlıktan, Kaşan’dan, Karamaraş’tan.
Şimdi betonlar arasından, bir bebeğe can üfleyen,
Anne olmadan ölen Suna, ve hiç büyümeyen Ali.
Unutmuşlardır çoktan, kendi ölümlerini.
Kaç ay doğdu,
Kaç güneş,
Kaç ömür, geçti aradan?
Zaman hiç çürütmez mi, toprağın kaderini?
Kayıt Tarihi : 28.5.2025 00:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!