Dışarda rengarenk kar
İçimde bir tek sen
Aşk bir uçurumdur derdi adam
Dönüşü biraz çetin olan
Evet demek zor gelir biliyorum affet, belki çok incinir dilin
Gururundan ödün verip o sözü söyleyemezsin belki, boğazında düğümlenip durur öylece ama bak çok iddialı bir söz veriyorum sana
Eğer bana EVET dersen bırakırım şairliği şairlik zaten mutsuz adamın işi senden ala şiir mi olur? baba olur ekmek getiririm evime
Ey ruşendil
Ey afet-i can
Duymaz mısın
Serzenişlerimi
Ey gül-i rana
geceler kararmasın
bulutlar kaybolmasın
yaryüzünden gökyüzüne
işitildi sancılı bir ses
aşık maşuksuz olmaz diye
Göğsümde hazin şubat izleri
Ay vurunca çatlatır yürekteki mahşeri
Dalgakıran vadilerde şimdi
Leylak kokan benim ellerim
Ne hüznüm diner ne yürek sancım
gönül bir deryadır demişler
orada hep viraneler var
içinde ne fırtınalar kopar
bunu kimler duyar
dil susar göz dolar
can hep bir teselli arar
gözlerden geçen gönül yolu
engebeli sarp bir yokuştur
kimi aştı geçti canana vardı
kimi takılıp kaldı zillete daldı
ayak bağı esaret zinciri değil
gözlerin mahkumiyeti midir
üzerimde bir yorgunluk var dedim
beden yorgunluğumu
üzerine çöken dedi
hayır gönül yorgunluğu dedim
bekle zamanla geçer dedi
zaman ve beklemek
Gözlerimin içine bak
İçinde çarpışmalar savaşmalar
Çarpıntısız zamanlarda üşüyen
Ayrılıktan kalma duvarlar var
Gözlerimin içine bak
Gözlerin bir afettir masum duyguları alıp götüren
Gözlerin Musanın asası düşman gördüklerini bir anda yutan
Gözlerin bir alev topu buz dağını tam kalbinden vuran
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!