Benim güneşim öğlenleri doğar ekseri
Nereden doğacağı belli olmaz bilirim
Bazen söğüt dalları arasından çıkar o
Bazen de yaşlı ardıçların arkalarından
Görünce güneşimi sığmaz içim içime
Bir dağ ceylanısın sen yurdundan ırak
Öyle zarifsin ki sen ve öyle kıvrak
Munzur ceylanısın sen evinden uzak
Senin olmadığın yer tümüyle çorak
Hafifçe çekiktir o gülen gözlerin
Bir çiçek güneşte nasıl açarsa
Sana her bakışta açıyorum ben
Bir bülbül gül için nasıl şakırsa
Seni her görüşte şakıyorum ben
Hem Ferhat, hem Kerem ve hem de Mecnun
Yıllardır arayıp bulamadığım
Böyle bir güzel ve böyle ahunun
Tesadüf eseri hemen burada
Yanımda olması inan ki çok güç
Nice güzellerin ahını alan
Sen bir ışık oldun bana
Kapkaranlık evrenimde
Sen bir ateş oldun bana
Bu sopsoğuk örenimde
Bir çift gözün alıp beni
İmtihanım mı ki yüce Allahım
Sardın bir sevdayı bana öyle ki
Varlığı insanı verem ederken
Yokluğu insanı Kerem ediyor
Çekeceğim mi var ulu Allahım
Biliyorum anlımda
Yazılı değilsin sen
Ama sen bu kalbime
Nasıl kazındın bilsen
Süzülen o ziyalar
Gönlüm vahşi bir aslanken
Geçit vermezken kimseye
Ne yaptın da ona öyle
Döndürdün uysal kediye
Seni gördüğüm her günüm
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!