Son Limanında Limon Satan Mecnun
Sular sessizliğini  alkışlıyor.Senden sürüklenen her kaya ben.Islanmış  bir  geçmiş.
Sen  aşkın denizi,kıyındaki kayalara yazılan  ayrılık sözlerimi okumak için  her ayrılan 
Sahiline geliyor.Ve ben    limon satıyorum.Her eve lazım. Her evde  mutlaka  yüreği yanık birisi vardır.
-Bağırıyorum  bugün var yarın yok.Yetişen alır diye.  Jargonlarıma   geliyor  balıklar.
Yunus hariç. Yunus   de atıldım  yokluk  denizinden.Bahtımın  gemisi battı.
- Ecele  giden   ecirlerim  yok.   Ecinnilerim  mahşerini  oynuyorlar.
Bir filiz  yeşerdi içimde.Uzaktan da olsa  yüreğimin   bütün  yeşillerini uyandırdı.
Oysa kavlimiz  var    kabul edilmiş  özlemlere.Sözlerinden önceydi  gözlerinin söyledikleri. Olsun gözlerin    öpsün algılarımı.Ben   köpüklerinde   kirli  emellerimi temizlerim yine.
-Azıcık sahilinde uzanayım.Sakın  zabıtayım deme.Bir güzelden zabıta olmaz zaten.
Bana  yudum  k’öpücük   getir,anan baban  hayrına.Biraz da hayır işle.Hep dünya, hep ayrılık,hep  hüzünbaz  sevişmeler.
Biraz  dalga  dalga bereket saçıver  umutlarıma.  Varlığın   vazgeçilmez  bir ada  ve   ben seni isteyen  aşkın  coğrafyası.  Dünya   gibi  geoit değil seninle anladım.
-Aşk  ayrılığa  uyaklı bir şiir  gibi  her daim.  Bu   dünyanın kuralıysa,bu sevmeleri  neden   kurban ediyor  bu temiz  kalbe.
-Neden dize dize  ölüyor sevdiğimizin  dizinde. Nedenleri  sulayan  kim  bulun  getirin bana.
Günahı  ahlara koştur, sonrası   ya  çok  hoştur  ya da   boştur.  Dinlen  benlik  ağacımın  gölgesinde üst benimde sana    asılı asmalar var.
-Ye beni   tana tane.Sen zaten şarabın  mahzeni.Sarhoş olmamak elden  mi ki? 
En iyisi  sensizliği   harmanlayayım. Hasatlarınla  gelişin sardım bahtıma.
İki ucu ateş olan  aşka  tutunduk.El ele yanıyoruz. Gönül gönüle yangılarımız alkışlanıyor
-Su ver  Leylam.
-Söz ver Aslım.
-Tadıver Şirinim.
-Sarmaşığı  yakmamak için değildi  sarılmalarımız. Her sarılış aslında    dumanlı dağımızdaki her şeyi yakmaya hazır olmaktır. 
*Oysa aşk daha filizdi. Oysa   kökleri  ruhumun  hazlarında.Yarına, yarine dal olmaya   ,çiçek olmaya,meyve kalmaya ve   benle tatlanmaya  özünden kadimdi.
-Yeşeriver Filiz bu uzak,bu  senli,hisli,  özerk denklemin    nadaslarında.
Kuruyan   bir  geçmişin üstüne ,üstüme   dahası üstsüz   hayallerime   sar yapraklarını  kadınlık   gövdenle.
Sensizliği   emanet  ettiğim    bir günler   y’ellerini   yollamış.Bir günden   bin  güne  şifreli  huzurlar asılı. Sen   güzel günlerin  uçurtmasını  yapıver.
Yarın  hava senli  esiyor.Yarin uçar  her şeyinle.
Sürgüne  gönderilmiş  aşk şehzadesiyim.İyi  bilirim ayrılığı.Bana  ayrılık  türküsü okumadan    güzelliklerin  kavuştaklarında kavuşmalarımızı oku.
-Varsayımların  ötüşmesinden bırak.Biraz kendinden   özlemler pişir    ucu bucağı    belirsiz  sıcak  kıtanda.
-Saklı bir kentin Ortadoğusu   gibi kanamasın   yüreğin.Elbet  bahtına taş atanlar var.
Huzurunu   kemiren  yaşamayı    bilmeyen  papağanlar,kurgusal çakallar var.
*Hayat  bir  filizdir,sevgiyle,güzelliklere,güzel paylaşımlarla ağaç olup    ömre   çiçek sonra  meyve  sonra sonsuzluk olur.
-Gölgende   gölge  oyunu  oynamaya  geldim. Hacivat ben ,Karagöz sen.
Gerisi hep oyundur,herkes kendi gizil oyunlarına ömür.
Hayrettin TaylanKayıt Tarihi : 7.8.2011 16:57:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!