KÜSTÜM
Fevzi Emir Yılmaz
Saksıda bırakıp bir gonca gülü,
Kurutur misali gittin ya benden;
İstemem, bir haber bile gelmesin senden,
Kadere, talihe, bahtıma küstüm.
Tövbekâr gönlümde masum bir histin,
Sevda sokağında yolumu kestin;
Kimsesizdim, bir bana mıydı kastın?
Hancıya, yolcuya, yollara küstüm.
Yağmura susamış kupkuru bir topraktın,
Ne kadar yakın bildiysem, bir o kadar ıraktın;
Ardında paramparça, kırık bir kalp bıraktın,
İlaca, şifaya, tabibe küstüm.
Yetmemiş demek ki yüreğim sana,
Şimdi kimi dilersen, üz kana kana;
Bin kurşun sıkardım da her hatırana,
Namluda ters duran mermiye küstüm.
Çok sürmez, gelir haberi: "Bin pişman" diye,
"Anladım" der, "kim dostmuş, kim düşman" diye;
Yemin etmedim ama konuşmam diye,
Kelâma, hitaba, sohbete küstüm.
Bir sünger çekmiştim ben senden önceme,
Bir tek seni konu ettim şiirime, heceme;
Şimdi bir kâbus gibisin gündüzüme, geceme,
Yatağa, yorgana, yastığa küstüm.
Benden uzak olsun, Allah’a yakın,
Adımı, sânımı anmasın sakın;
Resimmiş, şiirmiş, ne varsa yakın,
Onu en çok seven yanıma küstüm.
İstersen, "Unuttum" de, istersen de tanıma,
Daha ne yapabilirsin ki çıktığın sol yanıma?
Duyarsan öldüğümü, uğrama mezarıma;
Son nefeste andığım adına küstüm,
Seni en çok seven yanıma küstüm,
Sana adadığım canıma küstüm.
Kayıt Tarihi : 17.5.2024 09:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çok teşekkür ederim sağolun????
TÜM YORUMLAR (1)