Rüya buya; bir gece düşümde Bedri Yalçın'mışım. Doğduğum köyün içinden Kurttaşı'na bakarken, harman makinesinin sesini duymuşum. Bu arada sarı entarili sevgili Tatlıpınar'a inerken, Harman yerinden Kurttaşı'na ışıktan bir köprü kurmuşum.
Nice zamandır Kurtlarlı'da
Temmut ayı buğdaysız.
Nice zamandır harman yeri insansız.
Haydi güzel kuşum in Tatlıpınar'a sarı entarinle.
Ben de gelirim hala düşümde.
Kaç mertek kavğası gördü bu HarmanYeri,
Kaç kez göz göze geldikti Örtmenin Altında,
Sen köyün en güzeli,
Ben en mektepli.
Hopabaşı'nda kara çadır açmıştım,
Sol yanına beyaz yama vurmuştum.
Heybenin bir gözünde peynir, bir gözünde umut,
Kaç kez Divriği pazarına varmıştım,
Yolda kekliklerle türküler söyleyerek yürekten,
Ağzımda Yenice sıgaram,
Bir de ter basardı bedenimi, Kara Tren yol alınca Cürek'ten.
Kabına sığmazlığım keçi sürülerinden;
Taşa ağaca sevdam,
Merakım bu sebeple ulu tepelere, Kurttaşına.
Semahlar bulut olmuş kendi kendine dönüyor,
Damaklardan silinmiş aşurenin tadı.
Çoktandır uğramaz olmuş köye, Dede'nin atı.
Ve şimdi Kurtlarlı'da
Rüzğar girer yıkık evlerin içine tek tek.
Bebek ağlamaları çıkarır pencerelerden,
Dink sesleri ulanır keklik seslerine.
Soharaçlı çorba kokusu yayılır her yerden.
Ve de yalnız bir ay doğar pencereden bacadan.
Şimdi köyden Kurttaşı'na bir köprü olmalı;
Köprü olursen Zeynel Dayı gelmeli,
Anamın eteğinde yün, elinde kirmen,
Kazım Çavuş'ta gelmeli elinde dirgen,
Ve yenilenecek konaklar için parmakları tütün sarısı,
Süslemelerin ve ustaların ustası,
Ermeni usta da gelmeli.
Ardıç direğin dibindeki peri gelinin de elleriyle,
Hamur karılmalı, aşureler pişmeli.
Rüya bu ya;
Keklikler de katılmalı şölenimize,
Kurtlar dağdan inmeli,
Karşılanmalı Musalla'da davul zurnayla,
Bir halay tutulmalı ki,
Ha babam ha.
(SEVDA BOZLAKLARI şiir kitabı sayfa 50)
Ahmet TahsinKayıt Tarihi : 31.5.2006 12:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Turhan Toy
TÜM YORUMLAR (2)