“Ol” emri üzerine dirildim yokluğun çamurundan, secdede melekler hayret makamında, kibrini kuşanmış mucizevi dokunuşu küçümseyen şeytan..
Yoktu insan, yoktu zaman, yoktu mekan hatta yoktun sen bile, sensizlikte saklanıyordu devran..
Ne şarap vardı, ne üzüm, ne yokluk ne varlık; müşahede ederken “şaraptan üzümü, varlığını yokluktan..”
Zerreler düşmemişti henüz hilkat alemine kudret-i Mevla’dan..
Şems ne gezer gökte, gök dahi yoktu, ne Mesnevi’si söz dahi sirayet etmemişti Mevlâna’dan..
Derken bir ses yankılandı o ulvi makamdan, varlığını müjdelediler..
O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Devamını Oku
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta