Kötülük sevgi ve düşünceyi iyiyi bulur diye reddeden bir sıradanlıktır.
Bilinçli tercihler kötülüğe de iyiliğe de dönüşebilir. Farkı niyet belirler.
Gizli niyet. Bir toplumun parasını harcama yetkisini tek başına alan bir yetkinin gizli niyetli biri olduğunu düşünün neler olur?
O zaman yaşadıklarınızı bu düzlemde düşünün ideolojik kötülükler ile değil.
Gizli ve kötü niyetli her çabanın başlangıcı umut sonu hüsrandır. Tersi iyi niyetli gizli veya aleni her çabanın sonu huzurdur değişim getiren devrimdir.
Yaşatılan gibi.
Eylemin görünen yüzü ile saklanan niyetin zaman içinde su yüzüne çıkması engellenemez bir yaşam doğa töz yasa gereğidir.
Kötülük durmuyorsa iyilik görünürde değil diye duruyor değildir.
12 Eylül 1980 tarihinde köyde dokuz yaşında bir çocuğun yarım yüzyıl sonra dünyayı değiştiren milat silen doğa töz bir tufan devrim yapmış olması iyiliğin gücüdür.
Aynı süreçlerden geçemeyen insanların aynı düşünceye mesafeli yaklaşım göstermiş olmaları normaldir.
Niyetin doğru olup olmadığı zaman süreç gösterir.
On yıl önce bana deli diyenler yarın gecikmiş olarak bir umut görseler bile devrim trenini kaçırmış olacaklar. Aynı bugün ki tek yetkinin çağı kaçırdığı veya ıskaladığı gibi.
Kötülük iyiliğe, iyilik kötülüğü iyilik yapmak zorunda kalır.
Bugün devletimiz, yurt ve ulusumuz zarar görmesin diye boyut zaman aşan müdahaleler ile ne vahşiliklerin önlendiğini bir tek önleyen bildiği için birileri kerameti kendinde sanıyor.
İyiliğin korkak, sinsi ve destekçi ejsikliğinden yararlanır kötülük.
İyiliğin geri çekildiği her boşluğu karşı yıkıcı negatif enerji doğal bir sonuç olarak kötülük adına doldurur.
En tehlikeli kötülük sapkın inanç temelli radikal kötülüktür.
Tufan işte bunu yok etti.
Bugün yeryüzünde tufan doğa toz evren frekans güç dışında sapkın inanç temelli radikal kötülüğü yok edebilecek bir irade ve güç yoktur.
Çıkarı ahlakın önüne koyup kötüleri yatıştırmak ve destek istemek çağı öldü.
Yeryüzü nazi sahneleri tarih olmuştur.
Kendini satmak fikri her hile ve kötülüğün ana temelidir.
Utanması gerekenler insanların kendilerini satmak zorunda kalacakları düzenler kurarak bunun üzerine sürdürülebilir bir dayatma hakkını kendinde görenlere destek olanlar, yetki verenler, görmezden gelenlerdir.
Kendini iyi zanneden kötülerin yaşadığını kötü olarak suçlayarak kötülerden ve kötülükten kurtulamazlar.
Bizim gücümüzü bize karşı kullanma hakkını verenlerden daha büyük kötülük yoktur.
O gücü alanların haliyle kedilerini kontrol etme gücünü kaybederler.
Albert Camus her konuda aykırı bir çıkış yapan bir dahi olup bakın bu konuda kötülüğü nasıl ifade ediyor.
Bu seviyeden çıtayı biraz daha yükseğe koyacak satırlar yazmanın zamanıdır. Camus diyor ki;
Dünyanın en eski mesleği kendini satmaktır. Bunu fahişelik olarak da karıştırmak bir o kadar eski bir yanılgıdır.
Bunun üzerine bu çağda konulacak etik ahlak bilgisi sudur;
Her kendini satan kevaşenin en eski mesleği icra ediyor diye övünüyor olmasının sebebi taraftarlar çokluğudur. Yoksa kendini satamaz ise bertaraf olacağını bilir.
Kendini satmanın çıkış noktasını silkeliyorum ki kendine ayna tutsun kendini satmak.
Sonuçta kendini satmak ile ilgili birde sahadan gerçek bilgi dersi ile konuya şimdilik nokta koyalım.
Çan sermayesi holdinglerinde işe gitmek isteyen insanların ve iş yapmanın ilk şartı kendini iyi satmaktır. Kendini satanlar da bunu çok iyi bilirler.
Karanlık sicil boşuna mı tuttuk? Yazarak bu rezil kötülüğü yeryüzünden silmeyeceksek bize yazıklar olsun.
Kendini satmak bu kaynaktan çıktı ve bütün ülkeye, kurum ve örgütlere yayıldı.
..öt yalamak ile ağız mundar olmaz kursları açıldı yaşamın içinde.
♾️▪️Önder Karaçay ▪️♾️
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 6.7.2025 11:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
▪️♾️▪️▪️TÜRK▪️▪️♾️▪️
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!