Bilmezsen eğer, ne yöne gideceğini,
Çıkıver sen, kederinle Çamlıca'ya.
Serilsin bu kent, ayaklarının altına.
Nida et sen yine de, kimse duymaz sesini,
Aldırmazlar, bilesin bunu, işitilsen de.
*
Bir kelepçe ise yoksulluk, bileklerinde,
Omuzlarsın hayatı, hep hüzün içinde,
Ne yanlış var geçmişte, her hangi bir günde,
Durur hatıranda, tümden derinlerde.
*
Bağır öfkeyle, kavuşturup iki elini:
Neredesin hey, insafsızın evladı!...
Kimsesizliğim, yetersiz mi geldi?
Özel günlerde gelir ancak, neşeler.
*
Etrafında elleri, baltalı, keserli,
Sırtları yamalı, eski püskü giysileri,
Boynu atkılı, ağır çizmeli, bereli,
Baştan ayağa, soğuktan donmuş yapılı.
*
Bu güruh ve bu yabani adamlar da,
Yaslanıp keserlere, kazmalara, bellere,
Islak gözlerle, al al olmuş yüzlerle,
Bir ucunda diyarın, korkulu ağızlarla,
Ve ilgilensinler, kendi tasalarıyla.
Kayıt Tarihi : 21.7.2025 21:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!