Bin bir türlü hali mevcut dünyanın
Bu dünya, yaşayan kimseye kalmaz
Yaptığın ettiğin her şey kendine
Senin günahını başkası almaz.
Her kes iyi olmaz, bir sen kötüysen
Kuşlar vardır,yuva yapar dallara
İki dal arası bir tüy yumağı
Dalda,cıvıl cıvıl ötüşür kuşlar
O ağaç ve o dal sevgi yumağı.
Hangi göz titremez,bakıp görürde
Bir gönül, bir hane, bir küçük arsa,
Üstüne, bitmeyen yağmurlar yağsa,
Yolunda aşılmaz engeller varsa,
Atlayıp sırtına, bulutlarla gel.
Geçmişini boş ver dirilerinin,
Dün küçük bir çocuktum
Bayramlarda el öper,şeker toplardım
Birdirbir, uzuneşek, çelik çomak
Ve evcilik oynardım.
Sonra büyüdüm,
Okudum, askerliğimi yaptım
Yağmur yağıyordu sen giderken.
İnceden inceden
Serpiştiriyordu damlalarla.
Ve ben fark edememiştim ağladığını
Sen giderken.
Eğer tartışıyorsa iki dostunuz
Mevzu, 'bir incir çekirdeğini doldurmaz' ise de
Ve siz 'iki arada bir derede' kalmışsanız
Birinin 'ak dediğine diğeri kara diyorsa'
Bir orta yol bulamıyorlarsa
Ve siz orta da kalmışsanız
Yazıyı alnına yazarken kalem
Sende bir memeden iyi şeyler em
Hayat denilen şey, tutuşmuş alem
Ateş var, çıra var yakmasam olmaz.
Ham dilin yarası, insanı yakar
Rahattım
Düşüncelere beynimi kemirtmediğim zamanlar
Ve keyfim, beyde yoktu inanın
Ne ince eler, ne sık dokurdum
Gündüzlerle geçeler yarış yaparken birbirini geçmek için
Hiç düşünmez
Elin yüreğinde ferahlık eser,
benim yüreğime kızgın kor düşer.
Hayat; tüm yüküyle çöker üstüme,
Ellere kolaylık, bana zor düşer.
Çoğu kez düşeş'i umut etsem de,
Yanmış kül olmuş gönlümün
Közlerinde buldum seni
Sevdanın son nefesinde
Sözlerinde buldum seni.
İnce narin dudaklarda




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!