İnsanlara kendimi zorla sevdiremeyeceğimi öğrendim.Yapabilecegimin tek şey sevilebilecek biri olmak.Gerisi onlara kalmış…insanları ne kadar düşünürsen düşün,onların seni o kadar düşünmediklerini örgendim.Güven elde edebilmek için yılların gerektiğini,ama yok etmek için saniyelerin bile yettigini örgendim.önemli olanın hayatındaki eşyaların değil,hayatımdaki kişilerin oldugunu öğrendim.İnsanların ancak onbeş dakika çekici olabileceğini,ondan sonra alışıldığını öğrendim.kendimi karşılaştırmak için başkalarının en iyi yaptıkları değil,kendimin en iyi yaptıklarını kıstas almam gerektiğini öğrendim. İnsanlar için olayların ne kadar ince kesersen kes,kestiğinin her zaman iki yüzü olacagını öğrendim.Sevdiğim kişilere sevgi dolu sözler söylemem gerektiğini,belki bu son defa son görüşün olabileceğini öğrendim.her ne kadar birini sevip düşünsende,yinede bir gün gidebilecegini öğrendim.Sinirlendiğimde gerçekten buna degse bile acımasız olmamam gerektiğini öğrendim. Gerçekten dostluğun ve gerçek aşkın aramızda uzak mesafeler olsa bile büyüdüğünü öğrendim.Birisinin seni istediğin gibi sevmemesi onun seni tüm benliğiyle sevmediği anlamına gelmediğini öğrendim.Bir arkadaşın ne kadar iyi olursa olsun seni üzeceğini ve senin yinede onu affetmen gerektiğini öğrendim.Kalbin ne kadar kırılmış olursa olsun,dünyanın kendi acılarından dolayı durmayacagını öğrendim.
Seni doğru dürüst tanımayan kişilerin,hayatını birkaç saat içinde değiştirebileceğini, verebileceğin bir şeyin kalmadığında bile bir arkadaşın zorda kaldığında,ona yardım edebilecek gücü bulabileceğini öğrendim. En fazla önemsediğim kişilerin,benden hep uzaklaştıklarını öğrendim.İnsanları üzmeden ve duyarlı olarak kendi fikirlerimi söylemenin zor olduğunu öğrendim. Sevmeyi Ve Sevilmeyi Öğrendim…Öğrendim…. Ayrıca bir şey daha öğrendim,ihanetin terk edişin eşe sevgiliye değil,yeri gelince bir annenin bir babanın evladını,bir kardeşin kardeşini çıkarları için terk edip düşmanda olabilecegini öğrendim…Her kulun bir gün ettiklerini çekeceğinide öğrendim.
Değerli gönül dostu arkadaşlarım her insanın hayatının bir safasında acı,keder çektiği yada isyan edecek durumlar olmuştur ama ki en güzel olanı, üzüntülü anlarda dostlarının varsa eger dost diyebileciği sırrını saklaya bileceği insanların yanında olmasıdır.Rabbim bu durumlarda kimseyi çaresiz bırakmasın.Ayrıca böyle hallerde tek teselliniz şu olsun ki Cenabı hak sevdiği kuluna dert verirmiş,sevmediği kulunada her istediğini verimiş ki huzuruma gelmesin diye eğer bir derdiniz varsa ne mutlu sizlere çünki Rabbim sizleri seviyor.
..
Var olan her şeyden kalabalık duruyorum
Başka yerden gelip giden yolların arasında
Yazsam kaç yazar
Dudaklarımdaki keder
Kışsam kaç kış
Tenin yasaklarından kurtulur
..
Gün döndü.
Sende nesimi bahar,
Yüzün ayın ondördü.
Bizde hazan,
Bizde yüzbin keder var.
..
Bana biraz umut ver biraz da keder,
sebeb-i ihtiyacım O'na olan aşkımdandır ne beter...
Yerlerde sürünse de bu derbeder,
umursamayanın gözünde bu aşkın değeri ne kadar eder?
10 06 2007
..
GARİPTİR GÖNLÜM
Bayram geldi yine gariptir gönlüm
Ağlamak geliyor benim içimden
Yalnızlıkla geçti koskoca ömrüm
Rast gitmiyor işim beyaz saçımdan
Ağlarım sızlarım sonucu boşa
..
Bir âlâm ki fârıkası yok.
Bir duâ ki mürûr-ı eyyâmı yok..
Öyle bir halde ki ma’mûre-i derûn,
Derûn-i dilden âlem-i ma’nâsı yok.
Keder-efzâ sarmış sîne-i sâfımı.
Nefs-i levvâmme’nin müdânisi yok.
Bir kurnadan su içen şu bülbüllerin,
..
Uzak diyarlar siz gurbettiniz
Öyleki hep keder elemleri
Duydunuz gurbete gidenleri
Sormadınız neden itenleri
Bir koli gibi paket ederek,
Yavaşlamadan giden moturun,
İçinde ulaştılar elemlere...
..
Sevgili günlük,
Kalabalıklar içinde yalnızlık çekiyorum bugünlerde. Çokluklar içinde tekliğin, gündüzün içinde gecenin, beyazın içinde siyahın dayanılamaz sancısını çekiyor yüreğim doğumunu bekleyen güneşin sabırsızlığında. Fırtına öncesi denizin durgunluğunu yaşayan ruhumu en sadık dostum olan kırık kalemim teselli edebiliyor. Dümeni oluyor kalemim ruhumun derinliklerinden damlayan cümlelerimin. Sözcüklerimi duygu denizinde mavi yolculuğa çıkarıyor, bir o yandan bir o yana savurarak. Acı, hüzün, yalnızlık ve keder dalgalarında çalkalanan bilincimden şu cümleler dökülüyor:
“Yalnızlık elbisemi giydim üstüme doğar doğmaz. Terzim oldu hüzün, nefes aldığım her dakika. Yitik zamanlardan elemler biçerken gecenin karanlığını giydirmek için kaybolan hayallerime, gözyaşı makasıyla kesti mutluluk kırıntılarımı. İhanet iğnesiyle deldi, aşk acısı çeken yüreğimi.”
Ruhumdaki duygu fırtınası dinebilecek mi dinginliğe hasret gönlümü avutmak için? Ne zaman yalnızlık elbisemi çıkarıp mutluluk ve huzur elbisesini giyebileceğim? Ne zaman aşk acısı çeken yüreğim yaşayacak vuslatı?
..
Hayatta neyi yaşasam keder
Hayatı elinde tut buna değer
Aşkının varlıgı yaşamaya yeter
O da olmasa hayat biter
Sadece yaslanmaktı benim isteğim amaçsız duvarlar peşinde düşteyim.
..
Senin bakışında keder var
Gurup vakti gibi bakışlar!
Ağır ağır kapanıyor perde,
Söyleyemediğin sır gibi,
Çağrışım yapıyor geceye…
..
Burası dünya iki kapılı bir han.
Oyun içinde oyun oynuyor insan.
Ayrılık, hüzün, acı, keder, imtihan.
Hicranı bitmiyor dönüyor bu devran.
17 02 2009 Gebze
Zekeriye Tek
..
Sen aşk acısı cekiyorum diyorsun,
Ben cektiğim acıya aşık oluyorum.
Ve diyorumki "Aşk da neymiş! "
Ben O'ndan gelen her acının müptelasıyım.
Ben sana bağlı değilim KEDER GÖZLÜM,
..
doğudayım batıya
gider gider gelirim
dağıtayım hediye
öder öder alırım
düşünceme dökmeyin
düşünce de çökmeyin
..
Seven aslında sevdiğinde sever kendini
Istıraplar öyle sanıldığı için acı verir
Keder ile kaderin ilgisizliği
Muğlâktan öte değildir
Aşk bAŞKalaşımdır
..
Hüzün günün aynası
O degişmiş anlamı yok artık
Ağlamaklı gözleri yok artık
Geniş bir çulkur dibinde keder
Şarkısı çalınmıyor artık
En önemlisi sen artık yoksun
..
Acıyı bulur yüreğim
Uzağa düşerse yüreğin
Nefessiz kalır
Derin bir keder alır sineyi
Akıl gider ser divane
Ruh bırakır bedeni
..
Sen sadece okyanusların dolu olduğunu bilirsin
Batmış gemilerin matemiyle oysa,
Göklerde daha büyük bir keder denizi var
Yağmalanmış dünyanın zenginliğinin yitmesine
Yalnız göklerin kızları, siyah bulutlar ağlar.
..
Sabra teselli güçtür artık bir dayan gönlüm
Gam keder uykusundan uyan kalk uyan gönlüm
Zamandan sitem etme kederin böyle ise
Yeter bunca bağırma yok seni duyan gönlüm
Öğren yarışamayız kader daha güçlüdür
Seni duymayan yoksa onda zaman süçlüdür
..
Yoksul bir çocuktu. Azimliydi ancak; kuru ekmeği oynaya oynaya yerdi annesi kızmazdı her anne gibi, ne kadar geç yese o kadar iyiydi onlara göre babası her zaman ki günlük geçici işlerinden birinden çıkmış, her ailede olduğu gibi “yemek hazır mı hanım? ” dedi. Hanım yarı mutlu yarı mutsuz halde yalancı bir tebessümle “ hazır” der. Çocuk her şeyden habersiz eğlencesine bakardı. Bildiği tek şey onun büyük hayal dünyasıydı. Uçsuz bucaksız şüphesiz onun için dünyanın en zengini hissediyordu. Çocuk olmak hayal etmek şüphesiz mutluluk bunun ta kendisi her insan için olduğu gibi.
Kabahatları çoktu ancak çocuktu o bazen dayanamazsın sabredemezsin ama hem sana mutluluk verir istemeden hem de senin gibi yüzlerce insana. Huzur ararsın bir yerlerde kaybolmak istersin huzurun içinde işte çocuk o huzurun ta kendisindir.
Acı çeker ama fazla hissetmezdi dayanıklıydı güçlüydü çünkü o bir çocuktu, yaşı ilerledikçe daha zayıflayacak belki sorumlulukları artacak belki de işin en kötüsü aşık olacak hataları çoğalacak fakir olduğu hem yardım görecek hem de zulüm görecek ama zayıflığına rağmen yılmayacak. Öyle anlara gelecek ki vazgeçecek ama en doğru kararı olacak belki de, belki de uçurumun kenarına itecek karalar alacak. Çıkmaza girecek saçma sapan şeyler düşünecek bir yandan teselli olacak belki kendi kendine yardım eden elinden tutan olmayacak. Eskisi gibi olmayacak hep o çocuğu arayacak ama ne yapsa boş ne yapsa çaresiz ve insanların umarsızlıklarını görünce daha bir keder kimseye anlatamadığı dertler dili varmayan bir sürü cümleler. Ah be çocuk hep çocuk kalsaydın yaktın beni de kendini de al sana çaresizliğin en büyüğü ne aklında bir şey olsun ne de yüreğinde olsun, oldukça daha çok yaralanırsın daha çok yenik düşersin her şeye rağmen hayat güzel dersin. Her ne kadar tadını çıkarsan da hayat dediğin bu illetin bir sonunda olacağı aklını gelir o yüreğinde tükenir bir vakit, ee “bu muydu” dersin daha doyamadan fakir bir çocuk olarak doğarsın zengin bir moruk olarak gidersin buralardan tin tin arkanda bir sürü ölecek insanı bıraktıktan sonra ama ölmeyen bir çocuk vardır daimi yüreklerde olan iyi insan olan…
..
Beni sevsen ne fark eder,
Sevmesen ne
Yine bir damla gozyasi, huzun,
Bir avuc keder...
Sen sevmedikce beni
Bu hep boyle gider..
..


