Toprağında yoğruldum benim güzel Kalaba'm
Özümü senden aldım benim güzel Kalaba'm.
Candandı insanların, bal akardı lisanın,
Sözümü senden aldım benim güzel Kalaba'm.
Göz değmesin diye hep gözlerimi kaparım,
Köyüm Sarıkaya'nın yanından görününce.
Ona nazar değerse acaba ne yaparım?
Maşallah! Kimin köyü? Derim her şeyden önce!
Deseler de Kalaba'lı bu köyde ne bulur?
Karaman'da levhalar asmışlar sıra sıra,
Yön tarif edecekler adamlar aklısıra;
Manazan Mağarası, Çeşmeli Kilise’si,
Tartanevi ve Binbir kilise’si, Derbe’si;
Osmanlı sömürmüşmüş, hem de ne sömürmüşmüş,
Baksana bir şu yurda, her yer altınla kaplı!
Hele bir de sömürdüğü yerlere bir bakın,
Altın değilse bile her yer gümüşle kaplı...
Rahat battı insana bir karışık düzen var;
Yine geldi Kuklacı aramızı bozan var,
Kuklalar gıldır, gıldır oynamaya başladı,
Bu oyunu uzaktan ince ince yazan var.
Bizim medya her zaman hep şunu işler durur,
Gelişmemişlik derken dini vurgular durur.
Efendim neymiş, neymiş, geri kalmış devletler,
Nedenmiş dünyadaki gerideki milletler?
Dediler ki, mal, mülk ve hatta bu dünya yalan,
Endülüs'ten gelenler mülkü ettiler talan....
Onlar yeyip, yuttular, biz ise cephe gezdik;
Hani dünya faniydi? Mal, mülk yalandı ulan!
**
Saman altından suyu yürütmüşler bunca yıl,
Tereyağından güzelcene çekmişler çok kıl,
Her yeri zaptetmişler nüfusları binde bir,
Nasıl olur Allah'ım nasıl alır bu akıl'
Çalış dedi şeriat çalışmadın uyudun,
İhtiyacına göre kendine din uydurdun;
Şimdi kaderim diye boynunu büküp durma!
Dinin ahkamlarını bir kenara koydurdun.
Hadi önce bir uyan, hele gözlerini aç,
Doğa insan gibidir, iki yolla konuşur:
Ya iyilik, hikmetle, ya da işkence ile.
Bacon ikinci yolla konuşturmayı seçti,
Hatta dedi bu yolla hükmedersiniz bile.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!