Karanfil IV Şiiri - Ferman Karaçam

Ferman Karaçam
77

ŞİİR


46

TAKİPÇİ

Karanfil IV

yoluma düştün
kan kırmızısı karanfil

işte bu yüzden
incecik parmaklarının ucunda
türküler
biçiyor alnımı ortasından

dağlara vuruyorum göğsümü

bilen biliyor karanfil
gözlerin denize düştü bir kez
istanbul köpük köpüktür şimdi

işte bu yüzden
sizin oralar aklımdan çıkmıyor
sahi
sizin oralar neresi karanfil
ardahan mı, bitlis mi, kosova mı, cezayir mi, geyve mi, kudüs mü

sizin oralarda
ekinleri gök iken mi biçerler karanfil

sık ağaçlı yerler midir sizin oralar
sizin oralarda
göğüs yangınını söndürecek kadar engin deniz bulunur mu

sizin oralarda
annelerin mendillerini kurutacak kadar büyük güneş var mıdır

sizin oralarda
gül filizleri üzerine ayakkabılarınızla mı basarsınız

sizin oralarda
aşk filizlerini azı dişlerinizle mi ezersiniz

sizin oralarda
ceylanların gözleri zeytinkarası mıdır

sizin oralar urfa mı, buhara mı, karaağaç mı, medine mi, rize mi, caharkale mi, erzincan mı

sizin oralarda
yalancıları titrek seslerinden mi yoksa aynaya bakarak mı tanırlar

sizin oralarda
ilk yaz uykularına kekik kokularını yavru ceylanlar mı karıştırır

sizin oralarda
deniz mavi, türkü mavi, yürek mavi, kanda ateş mavi midir
karanfil

yoluma düştün
kan kırmızısı karanfil

işte bu yüzden bir dergi yandı göğsümde
yüzüm, ellerim, yıllarım tutuştu karanfil

işte bu yüzden
kanadıma kar değdi
yüzüme yüzün, alnıma
ay düştü

boynun boynuma düştü
"ozanım bugün, şairim bugün"
dolanma başımda
vurma beni anabelle'im

sürgün duyguların engin gülüşü
hasretin yanıyor ta kanlıca'da
eriyor, eriyor, akıyor gövdem
buluyor gözlerin beni her yerde

yoluma düştün
kan kırmızısı karanfil

işte bu yüzden her şey bir anda oldu

sahaflarda şiir kitapları bir çift güvercin oldu
mektuplar, öyküler ve tiyatrolar hepsi süreyya oldu
istanbul bir leyla oldu

sen bir ışık oldun, bengisu oldun, bahar oldun, gonca oldun

toprağı bağrımda bir gonca gibi
öpüp öpüp kokladım küçüğüm
kıyar mıyım sana düşme göğsümden
boyandım rengine civanım canım

kaldır başını canım
vur beni
ette kurşun dursun, yarada kezzap, ciğerde
kan, yürekte
sevdan
kaldır başını leyla
böyle sevda bir defa yaşanır
bu çağda

at koşuyor, damar çatlıyor / yar
topraktan ter akıyor
türküden hicran akıyor
parmakların içime akıyor
geceye ak düşüyor, yıldızlara tılsımın
kanıma ateşin düşüyor
omuzuma dağlar düşüyor
yüzüme bak ey
alınyazım, al yazmalım, karagözlüm
oğulda balım, dağımda
karım

çar kaşını, düş peşime kurbanın olayım
kurbanın

böyle sevda bir defa yaşanır bu
çağda ve
alaca topraklarda kızarır gül gül olur
alagülde barut olur

mecnun olur

döşte yara olur / a balım
yiğitte işte böyle
böyle
be

yoluma düştün
kan kırmızısı karanfil

başımda kavak yelleri esmiyor
yüzüme iyi bak
gün eğri düştü omuzlarıma
karanfil

Ferman Karaçam
Kayıt Tarihi : 18.5.2015 15:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ferman Karaçam