Hiç bir işte dikiş tutturamayarak
Kimin kahırı
Küslüğü
Dargınlığı
Laneti ve bedduası tutmuş ki
Su bile içse boğazına duruyor ekonomiyi tarımı ormanı batırıp bitirerek
Yağmalanmış yakılmış yıkılmışlığın ha varsın ha yoksun enkazına ülkeyi devleti milleti ezip bozarak
Aklına bir türlü kendi gelmeyen hacizden
Çemberin dış kısmında dolanıp duran hayat, parantezin iç kısmında balkonsuz deniz ve orman
Dumanı tepesinde tüten kaçak yangınlar gibi ve şimdiki profilinde sanki filmi kopmuş sinemasal sanal insan
Havası tufan
Kurulumu ören
Dengesi uçurum
Öfkesi kızgınlığı hiç dinmeyen
Şiddete binince bıçağına baltasına dürtmek kesmek için davranan
Boş kazana aç gözlü kaşık sallayıp daldıran
İster buz ayların karı kışı olsun
İster yaz sıcağında terli tenini yelpazeleyen cansız mecalsiz temmuz
Yolu yürüyorsun bitiyor
Ömrü yaşıyorsun bitiyor tükeniyor
Geçiyorsun zamanı mekanı toplumu dünyayı yürüyor yaşıyor bitiyor tükeniyorsun
Yırtılıp çöpe atılan fotoğraftan şuncacık bir şey bile kalmıyor eskimem ölmem sandığın kendine
Her günün tanağırımıyla birlikte söken şafak yalnızlık motifleri bezenmiş seher yellerini katıp koşuyor
Elin ermez
Gücün yetmeze
Ve birlikte kaybolmaya soyunarak karanlığın koynundaki soğuk ve siyah
Odun ateşte yanıyor yatağını geceye sermiş ıssızlığa akşam çöküp iniyor
Fermuarı bozulmuş her mesafede aynadaki hiçliğin ismine rastlayarak
En fenasından kötü şansını deniyor ,
Gönüller bir olduğu söylenen evim evim bellediğin geceye sokağını kilitliyor zindan mekan
Ürkek kuşların su içerken yediği kurşunla ocağı kökünden kuruyup sönercesine
Rengi ne olursa olsun yağmurun gelmesini bekleyen kaplumbağalar ve yangın yeri orman
Sönmek dinmek bilmeyen acıklı sessizliğine gömülmüş çığlıklara dökülüp damlıyor
Yol yöre civar kan ve bulut renginde hüzün
Temmuz / 25
Seyfi KaracaKayıt Tarihi : 7.7.2025 15:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!