bu kaftanı ben de giyebilirim başkası da
kafkas kökenli bir türk ya da
bir ingiliz müslüman
isviçre doğumlu bir alman da var ihtimaller arasında
İsa Nurettin mesala el-âlevi el-meryemî
bakmayın adının şöhret bulmamasına
o bir şazelî
Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Devamını Oku
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Yüreğine sağlık dostum.Her zaman keyifle okuyoruz şiirlerinizi
ANTOLOJİNİN DURGUNLUĞU BENCE ücretsiz sayfalardan kaynaklanmıyor.. antoloji yönetiminin biraz daha yumşak üslup kullanmasında kanımca yarar var.. :)
bu arada bu sözlerim kesinlikle yanlış anlaşılmasın. benim yaklaşık adet web sitem var hepsi de ücretli olarak aldığım siteler.. ama ben şiirlerimi antolojide yayınlayarak şiirlerim adına kendimi daha güvende hissediyorum ...
SELAM VE DUA İLE
merhaba selim bey açıkçası bayağı yoğun olduğumdan dolayı şiirleri eklemeye fırsat bulamıyorum. 100 civarı eser hazırladım hamdolsun ama bir türlü fırsat bulupta antolojiye ekleyemedim. :) inşallah kısa süre içinde eklemeye çalışacağım. KAFTAN isimli serbest çalışmanızı da tebessüm içinde okudum. yüreğinize sağlık....
SELAM VE DUA İLE
Antolojideki durgunluğun nedeni, bence çoğunun kendine ait yeni site, blogcu yada azbuz da sayfaları olmasından bence.Birde son dönemdeki pasifleme olayı etkiledi.Çoğu kişi yoğun çalışan iş sahibi hobi olarak yürütüyor.Öyleki dahada yoğun oldukları zamana rastlıyor olabilir.Gruplarda kendilerini ifade ediyorlar.Belkide bir süre sonra banel de gelebilir.İhtimallere dayandırarak söyledim.Hayırlı günler...
Evet dostum o kaftanı kim giyerse giysin yakışır.ihlaslı olduktan sonra yürekten iman ettiten sonra.arada ne mesafe kalır ne zaman farkı. Allah (c.c.) cümlemize imanı kamil olmak nasip etsin.Saygı ve selamlarımla.
Bam teline inceden inceye süzülmek ..
tebrikler
selamlar
Kaftan, üste giyilen, kumaştan yapılan, uzun, süslü ve astarsız elbise, hilat. Üzerine cübbe giyilirdi. Kaftanlar cins ve nevilerine göre murabba, keçe, çuha gibi isimler alır. Kaftanların kıymetleri, renk, şerit ve düğmelerinden anlaşılırdı.
Ağır kıymetli kumaştan yapılanların önü ve kolları altın telli şeritler ve kordonlarla süslenirdi. Kadifeden yapılan vezir kaftanları ise kıymetli düğmeli, sırma şeritli olur ve kışın üzerine samur kürk geçirilirdi. Yeniçeriler, entariler üzerine kaftan giyer, yürürken zorluk vermemesi için eteklerini toplayıp bellerine sokarlardı. Bunlara dolama denilirdi.
Osmanlılarda, önemli hizmetler görenleri mükafatlandırmak için, padişah tarafından kaftan hediye edilirdi. Kumandanlara bir imtiyaz verildiği zaman, buna işaret olarak kılıç ve kaftan verilirdi.
Padişah tarafından Mekke Şerifi ile başkalarına ihsan olunan kaftanları giydirene kaftan ağası denirdi.
Mükafat maksadıyla kaftanı, bazan padişahlar giydirdikleri gibi sadrazamlar ve vezirler de giydirirlerdi.
bir terennüm olur yusuf islamın ağzında kaftan
kat stıvıns yani ihtidasından önce
ne yakıştı bu kaftan ona görüyorsun ya
sana da yakışır bana da
evet salim bey adam gibi adam olan herkese yakışır;değerler korunmazsa yada sahip çıkılmazsa,ne sen ve senlerin,nede ben ve bizlerin yaşaması bir hiç olur.
tebrikler,kalemin daim olsun.
saygılarımla.
güzel ve anlamlı dizeler şair, ancak kaftanı bir tek hakedenler giysin derim, taşıyabilen yürekler.yoksa kapalı çarşıdan satın alabilir, herkes kaftan giyebilir.ama kaftanın değerini bir tek taşıyanlar bilir.. tebrikler.. gülce şeren
faklı bir şiir, farklı bir anlatım.
Tebrikler....
Bu şiir ile ilgili 97 tane yorum bulunmakta