neden ki yazma derler çöp mü batar gözlere
belki ortaya çıkar bir alçağın foyası
çok sivri olduğundan kalem batar özlere
edep ar bilmezlere hep zul olur hayası
neden ki hiç sevmezler bir bilen varsa gelsin
bu aşkı sinsice bitirdin ama
mundar bir iblise kul ettin gönlü
beni de düşürdün çekilmez gama
sevgimi bitiren fitnen çok ünlü
çocukluğumu yaşamak bana hiç nasip olmadı
çünkü benden büyükler bile ağabey bildiler beni
herkesin işine koşuşturmaktan
bir türlü koşup da oynayamadım
uçurtmam da olmadı ki
onun ipinin ucundan pürneşe tutabileyim
bu kahpe gece de askerim şehit
gün çıkmaz bir yere akşamdır lahit
hınç toplar yüreğim Allah'ım şahit
bizi yoktan sayma affet askerim
sıra da bekleriz Allah'ım kerim
sakın ha kanmayasın ihlassız bir ademe
nefsi de bırakmaz ki tutup günaha saplar
ulu bir hak yol varken kiri bulaşır ceme
insaf olmadığından azgın olur asaplar
tut, öz demimi
ılık bir duygu parmak uçlarımdan geçiyor
yelpaze gibi
içim de soğuk bir rüzgarın, o kötü sesi
itiliyor
her tarafı da sarmış, nedir bu pis gürültüler
bir el uzatışı kadar
mesafedeyken
niçin ki sen hep bir fizan kadar
uzaktasın
gönlünün özlemle fışkıran harareti
ister sen bir melek ol istersen kızın piri
yaklaşma bana artık ne ölü ne de diri
hükmün kalmadı bende etmezsin bir el kiri
bakıp da pis yüzüne düşürmem kıratımı
dünyada tek kalıp da paha biçilmez olsan
Cerahat-ı meçhul yarayla sığınırken bahtıma
Edâmallahtır tek dileğim sevgimizin kurtuluşuna
Es’ab-ı umarına mı yakalandık biz yoksa
iyi niyetler kol gezerken içimizde
tüm güzelliklerimizi bir bir kusturuyorlar
kahpeliğin kol gezdiği tüm kaldırımlara
içimizi oyup da durur namerdin açtığı nankör yara
dimağımı zonklatıyor sözlerinin edepsiz hali
yüreğim de yetim ve öksüzlük arası gidip de geliyorum




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!