Sabah yoksul duygularım üşüyor,
Hayallerim sendeleyip düşüyor.
Akıl bile bilmeceye şaşıyor,
Gül kagıt olmuşta,çigisi kalem,
Bakın kendi şiirini yazıyor..
Son’un dayanılmaz ağırlığı
bozar sabahın sessizliğini,
bedenin iç geçiren soluğunda
canhıraş bir feryadın
başlar “gidiyorum”un,dönülmez yolculuğu
çaldılar yüreği bedenden
çocuk değil!
ana kalbiydi götürülen
hırsızın zafer tebessümü
alaycı simasında…
umacı kuşlar gibiydiler
Seksenüç sonbaharı bir tablodan
Fırlayacakmış gibi durmasan
Almasan elimdeki gazellerden
Rüzgârında savurmasan
Demesen her seferinde 'bitti! ' diye
Kaç veda’dan döndük geriye
Kaç hayatın değeri vardı yanımızda
Acı çekilse de özgürlüğümüzde
Tutunmayı öğrendik, kendi depremimizde,
Özlemekmiş
Şimdi;
Elindeki yudumladığın suda
Dokunduğun her şeyde
Gördüğün rüyada
Sabahları söylediğim şarkıda isen
Beni duymalısın
Bu gün neler oluyor bana,
Başımı koymadan yastığa daha,
Sara nöbetine tutulmuş gibiyim,
Akşam! ! Daha çok var sabaha.
Şimdiden başımı aldım ellerimin arasına..
Oy benim...
yanık tenim karam sevdam,çilekeşim
varken yokum giderken dönüşlerim
oy benim...
esmer yarim,karatayım sevgide noktam
gece sefam,kolonya çiçeğim
kaç güneş doğup battı bilmiyorum
yanlızlığım kaç asır sürdü bilmiyorum
seni yaşarken
yokken bile yaşatabiliyormuşum ya!
İşte buna şaşıyorum! ?
geceler haram, viran gönlümde
gündüzü sardım, bin yıl geriye
acım ızdırabımın sebebi tek ben
berduş bir hayatın ortasındayım
Bu güzel dizelerin sahibesini kutlarım! ...
(Birinci ve güzel mesajım güme gitti galiba? ...)
Özetle:
Ey Türkmen kızı, gerçek bir Türk kızı! ... Seni kutluyorum.Hem geçmişindeki dizeler, hem de bu şiirin için...Geleceğiniz aydın olsun Türkiyemin gençleri, sağ olun var olun! ...
Nevzat Bilgiç
(Birinci ve güzel mesajım güme gitti galiba? ...)
Özetle:
Ey Türkmen kızı, gerçek bir Türk kızı! ... Seni kutluyorum.Hem geçmişindeki dizeler, hem de bu şiirin için...Geleceğiniz aydın olsun Türkiyemin gençleri, sağ olun var olun! ...
Nevzat Bilgiç