Ne bir yakarış,
Ne bir ilenme,
Bir sözcük yoksuldan,
Her kim ise Yaradanım,
Ne arzuluyorsa, benim için,
İlahi eşiğinden,
Ona üç katı erişe.
*
Ne bir yakarış,
Ne bir ilenme,
Bir sözcük, garibanın dilinden,
Her kim ise Yaradanım,
Ne diliyorsa, benim için,
Ulu dergâhtan,
Ona üç misli varsın.
*
Ne bir şükran,
Ne bir lanet,
Bir fukara sözünden,
Her kim ise Tanrım,
Ne isterse, benim hakkımda,
İlahi kapıdan,
Ona dört misli gitsin.
*
Ne bir sesleniş,
Ne bir kargaşa,
Bir garip kelamından,
Her kim ise yüce Yaradan,
Ne planlıyorsa, benim için,
Yüce katından,
Ona beş misli ulaşsın.
*
Ne bir istek,
Ne bir beddua,
Bir fukaranın dileğinden,
Her kim ise Rabbim,
Ne umuyorsa, benim için,
Yüce katından,
Ona altı katı, dönüp dursun.
*
Ne bir yakarış,
Ne bir beddua,
Bir acizden bir fısıltıdan,
Her kim ise Tanrım,
Ne kuruyorsa, benim için,
İlahi eşikten,
Ona yedi katı gelsin.
*
Ne bir dua,
Ne bir lanetleme,
Bir yoksulun isteğinden,
Her kim ise yüce Rabbim,
Ne düşünüyorsa hakkımda,
Göklerin kapısından,
Ona sekiz misli gitsin.
*
Ne bir feryat,
Ne bir lanet,
Bir garibanın kelamından,
Her kim ise Yaradan,
Ne niyaz ediyorsa, benim için,
Cennetin eşiğinden,
Ona dokuz katı yetişsin.
*
Ne bir istek,
Ne bir ilenme,
Bir zavallının sözünden,
Her kim ise Allah'ım,
Ne tasarlıyorsa, benim için,
Yüce kapısından,
Ona on katı, varıp gelsin.
Kayıt Tarihi : 1.9.2025 10:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!