Bir bahardı tanışmıştık senin ile bir yabanda,
Göğüs gererdik kötüye, verirdik omuz omuza
Öyle severdik biz bizi, kıskanırdı herkes, her an,
Su sızmazdı aramızdan, ne dosttuk biz bir zamanlar,
***
Bir dilim ekmeğimizden, kırk yiğit payı alırdı
İ nat ettim adeta ben seni sevmeye
S uya hasret çöl gibi hissedip de kendimi
M aleyaniler ile çırpınıp durdum inan
E sir edip aşkına ruhumu, hislerimi
T utamayıp kendimi Ferhat’la Şirin gibi
Öyle Ya:
Rabbin verdi sana ölümlü ferman
Kondun bak kabire her taraf zindan
Münker, Nekir gelir, halin pek yaman
Bilmem konuşur mu, susar mı dilin
Nasıl olur orda halin, ahvalin?
**
Bak işte geldi bir ramazan daha
Sen yoksun.
Tavadaki kızarttığın ekmeğin
Sahurdaki hoşafın, bulgur pilavın
Her şeyden evvel şefkatle kalk diyen sesin
Kulağıma seslenirken hissettirdiğin nefesin.
Sevgili Eşime
Uykusuz kala kala bebeleri büyüttün,
Onlar için kendini ufalattın, öğüttün,
Hatalarına karşı gölge olan söğüttün,
Dilerim Allah’ımdan sen daima gülesin.
Yollar çukur, sek sek oynar araba
Esik, yüce viran. Her yer harabe
Memlekette elbet sahip var ama
İlbistanlı böylesine bir köymüş
***
Dört beş köyü ulaştıran yol bozuk
Canım Anneme
Sığmadın yavrularını doğurduğun yuvana
Belki de sığdırılmadın. Bilemem.
Bilirdim yavrularını atardı bazı analar yuvadan,
Tam tersi mi oldu ne? Sen atıldın yuvandan
Bir Evet Deseydin (Gelinliğe)
Bir he deseydin güzelim
Neler yapardım görürdün senin için,
Bir he deseydin görürdün tüm olacakları,
Fellik,fellik kaçacak delik ararlardı,
Ne Oldu?
Sırtını dönüp te çekip gidersin,
Söyle be güzelim sürgün mü yedin?
Benim gibi bir vefasız severek,
Tutuşup, yanıp ta vurgun mu yedin?
***
Kötenle, sabanla çitler sürersin
Kezekten tökezler yere düşersin
Seve seve fidanını dikersin
Sen benim başımın tacısın köylüm.
*
Islıkla, türküyle güdersin sürü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!