tüm renkler kirleniyordu gözümde
siyaha ayrı ağlıyordum
acısını belli etmediği için
beyaza kızıyordum
ilk fırsatta
kan akıtıp
Bir daha
aynı heyecanla
yeniden
dikilmeyecek o gül ağaçları bu kente
bir daha hiçbir yol
götürmeyecek beni sana
hançer diyorum hançer
o elinde bana bakarak
dipdiri tuttuğun
kötü kaderim iyi bilir
varlığını yokluğunla avuttuğumu
geçmişi andıkça
bana aldığın saati hiç takmadım
takamadım
zaman geçmiş oysa
aldırmadım
laf olsun diye söylemiyorum
lâl oldu dillerim
aldım karnemi
sen gelmeyince
ağladığımı görüp elime tutuşturdular
geçememişim yine sınıfı
tüm notlarım acı
kalmışım yine aynı sınıfta
Uzun zamandır yoktum
O kadar yorgundum ki hayattan
Yazmaya gücüm yoktu
İçimden geçen cümleleri
Her gün sarıldım
İlk günkü sarıldığın
vuslatlarımız bitap düşmüş
kulaklarımda
yatağından çıkan merminin
keskin sesi
karanlığına koşuyorum
sığınacak yanını arıyorum
başkalaşan insanların arasında
yeni bir hayat diliyorsun bana
yollar ayrılıyor önümde
lakin insanlar gidiyor
ben kalıyorum
gölgelerim
yanımızda mavi deniz
tepemizde mavi gök
çiçeklere bürünmüş geçtiğimiz yollar
kış günleri çoktan küsmüş bizlere
sen benim en sevdiğim bahar
kimse ulaşamaz bizim mavilerimize.
Seni severken
Korkmadım Azrail’in kanlı hançerinden
Başıboş kuytularda
Sendin tek isteğim
Yamalarıma
Narin bir nakış gibi diktiğim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!