Odam değil artık burası...
Bir delil torbası ,
İçinde kanlı anılar var,
kesik kesik yarım kalmis cümleler, sesler…
ve ihanetin parmak izleri.
Susmuyor duvarlar.
Ben sustukça,
üstüme çöküyor
Hatıralar,
çığlık gibi
dönüyor içimde…
Bu sevdanın
adı yok.
Çünkü adı geçen her şey,
bir suç dosyasına ekleniyor burada.
Yüzü yok.
Tanık korumasında gibi kayıp…
Sahilsiz bir gemi misali
pusulasız bırakıldım buralarda
Rotamı ararken…
kendimi yitirdim kaybettim bulamadım daha
Ruhum...
ellerinden kelepçeyle alındı.
Ben...
kendi vicdanımda hüküm giydim.
Faili meçhulüm bu sevdada
Ama faili biliyorum tanıyorum
İçime işlemiş iki çift kısık göz
Rüyama giren o bakışla
her sabah uyanıyorum.
Savcı iç sesim.
Hâkim zaman.
Ben...
tek sanık,
tek tanık…
ve artık savunmasız bir yüreğim.
Diyorlar ki:
"Sevdin."
Evet, sevdim.
Ama suçtu.
"Bekledin."
Evet, bekledim.
Ama boşunaydı.
"İnandın."
Evet, inandım.
Ve işte şimdi...
hükümsüzüm.
Yastığım…
bir idam sehpası gibi.
Başımı koyduğum her gece,
biraz daha daralıyor nefesim.
Uykularım
birer sorgu odası.
Her düşte,
yeni bir itiraf var.
Ben…
istismar edilmiş duyguların tanığıyım.
Ruhum...
rızasız sevilmiş gibi kirli.
Gözyaşlarım…
birer delil artık.
Her biri sıraya diziliyor
aşkın önünde.
İçimde hâlâ çırpınan bir “ben” var…
Ama sesi çıkmıyor artık.
Susturulmuş, bastırılmış,
tecavüze uğramış bir his gibi
kanıyor içimde.
Ayna tutamıyorum kendime.
Yüzüm yok,
gözümde fer yok.
Sadece bir enkazım.
Ve artık sadece
şu söz kalıyor dilimde:
“Bu cezanın adı aşksa…
ben aşkı lanetliyorum.”
Çünkü ben…
bu sevdada yalnızca sevmedim.
Yandım.
İnandım.
İnfaz edildim.
Ve şimdi...
hâkim bana dönüyor.
Dosyamı açıyor gözlerimin içine.
Sorguluyor.
— “Son sözün nedir?” diyor.
Bir duruyorum.
Boğazımda yutamadığım bir haykırış var.
İçimden bir çocuk başlıyor ağlamaya…
Sonra bir kadın konuşuyor içimde:
“Ben onu severken…
o beni yok saydı.”
Bir erkek cevap veriyor içimden:
“Ben onunla yaşarken…
o beni çoktan gömmüştü.”
Gözlerimi dikiyorum karanlığa.
Dilim kanıyor, ama konuşuyorum:
Dilim ,Dilim, Dilim oluyor
“Son sözüm mü?
Buyurun, yazın tutanağa:
Ben bir kurbandım.
Suçum: Sevmekti.
Cezam: Yalnızlık.
Kararım: Sessizlik.
Faili meçhul değil artık bu dosya.
Fail bende yaşıyor,
beni her gece tekrar öldüren susuşlarda.”
“Ben...
sevmenin cehenneminde yanan bir hayaletim artık.
Kendi kalbimden azadım.
Kendi bedenime firariyim.
Ve evet evet
Kendi canımın celladıyım!”
Kayıt Tarihi : 28.5.2025 20:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!