Sabırla dinledik
Öfkeyle güldük
Anlatılan memleket hikayelerine
Nasıl da yalnızlaştık bulvar kıraathanelerinde
Ve nasıl da çoğaldık varoşlarında kentin
"Şili halkı faşist Pinochet'den hesap soruyor"
Basın
Başımızı dizlerine koyar gibi sevgilinin
Bastık ölümüne bir sevdayı bağrımıza
Artık konuşmayacağız
Ankara'da ikindi sonrası kar yağıyor
Yorgun kuşlar gibi düşerek yerlere
Usul usul
Ağır ağır
Ortalık ana baba günü
Anlamsızdı gökyüzünün lekesiz maviliği
Anlamsızdı yarışı şafağın geceyi
Bir dalın çiçeğe duruşu
Uçuşu bir kırlangıcın
Anlamsızdı
Yaşamasına yaşıyorum
Konuşuyorum da konuşmasına
Anlatamıyorum size kendimi
Eski bir lehçesiyim belki hayatın.
Bir ömür tükettim pembe bir şafak için
Ömrüm
Kanatsız uçan kırlangıç
Zamansız, sırasız, serseri
Külünde duman eğlenmeyen
dehşetli sancım
Yenilgiler ustası...
Bir kadını bekliyordun
Issız yolların kıvrımında, yaz sağanaklarıyla
Bir kadını bekliyordun
Sissiz Ağustos sabahlarında
Kıyısız denizlereydi yolculukların
Güneş düğümleyin çıkınıma
Üşüdükçe ısınırım
Matarama, umut doldurun
Susadıkça içerim
Karanfil sürün mavzerime
Gülümseyip koklarım
Aldattınız beni
Güzel bir yanlışa düşürdünüz
Dağıldım aşkların orta yerinde
Rüya dumanı gibi
Endişelenmeyin
Selam gönderdim
Aldın mı?
Çimen yeşilinden
Kuş kanadında
Bir ilkyaz ikindisiydi
İdris?Köylü’ye, toprağın şiirini dize dize yazan şair ve yazara bin selam olsun
İdris?Köylü; sen yalnızca kelimeler değil, yılların acısını ve çağlayan umutlarını yazan bir şairsin.
Günce’nin sessiz karında, buza kesilen sözcüklerinde bir kış gecesinin yalnızlığını dinledim;
Ay?Batış ...