Kimbilir kaç güneş doğacak sensiz
Yollar çıldıracak, yollar getirecek
Güneşler inecek buzdan şehirlere
Ruhumun penceresinde yangınlar
Yeli dumansız kalacak
Say ki gülüm,
Aykırı yaşamanın aşikar isyanındayım
Buğulu gözlerimin homurdayan bakışında
Beni sensizliğe uğurlayan besteyi dinliyorum
Bir bilsen gülüm
Sır olan özü alıp sözden
Benliğe öz göz görsün bizi
Lâl olup kalbe giden dilden
Gönüle az saz çalsın bizi
Aşk olmadan aşık yanarsa
Gecelerin sessiz feryatlarında doğmuşum
Bedenime Alp, ruhuma Eren demişler
İsyankar dudaklardan okunan ezana
Sessizliği yırtan seda demişler
Törelerimin ellerine uzatmışım elimi
Güzide bir hicrandır
Çekilmez kahrına diş bilemek
Ve ben her gece
Kahrımdan sigara tiryakilerinin
Pketine doldurdum yüreğimi
Yüreğim her kibrit çakışı
Sıradağlarıma meltemler vurmadan
Nisanların yağmuru vurmuş başıma
Bir damla kalbime basmış ayağını
Artık isyan vurmuş incecik dalıma
Şiirlere yazdım seni
Satırlarda, hecelerde aradım ismini
Soğuk betonlar yoldaş yoluma
İnsanlar sersem
Düşünceler cıvık
Hem eskisi kadar konuşmuyorum da
Sen bilirsin
Ceylansı bakışların ardından
Ahularla söyleşen bir yüzü çevirmeyi
Çile dehlizlerinde öldürüp
Tatlı ümitlerle tekrar diriltmeyi
Sen bilirisn
Sevdalara soylu devrim böyle gelir
Sağnaklarda ağlayan göz istiyorum!
Bizim ellere Leyla'lar böyle gelir
Yiğide yar olacak söz istiyorum
Sana hasretlik
Beynimi tutuşturmak sigara misali
Duman gibi zehirlemek ciğerlerimi
Kalbimi uyutmak fenerli denizlerde
Sonra uyandırmak sessizce
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!