Sana imzası olmayan
Sessiz mektuplar bıraktım
Okundukça çığlıklar yükselteceğin
Ve yangın yeri bakışlarından
Küllenmiş sevdalar doğdu
Hoş geldin yağmur..
Kirli ve Bulanık umutlar sarmıştı her yanı.
Her damlana muhtaç gibi şimdi İzmir
Türlü sevdalar birikmişti.
Kirli ve fakir...
Yıkanası ve yıkılası hüzün artıkları
Yapma bunu
Gecenin alnından vurup
Düşürme avuçlarımdan gözlerini
Sokaklar ıssız
Emniyet tedirgin son günlerde
Direnişteyim zaten
Ne garip gelmişim dünyaya
Deli bir baş için yaş tuttum
Körpe filizden koca bir dala
Bağban ile bağı dost tuttum
Umut kattım yediğim her aşa
Seni özlüyorum
Çakır keyifsin diyorlar.
Bilmiyorlar
Ben seni özledikçe ayarım kaçık
Duygularımın yelkovanı, miladı vuruyor
Bilmiyorlar
Biraz çekilmeli hayattan, Kafa nereye değilde hani
bildiğin yere demir atmalı.biraz huzur olmalı
Şimdi inciraltının bir kuytu köşesinden bakmalı
karşı yakanın neden karşıda olduğunu anlamalı....
Biraz hüzün kokmalıyım şimdi sahilin rüzgarında
Bu gece de efkar,masaya misafir
Hasretinden başka, davet yok Aynur
Kırılıyor muhabbetin ince, narin beli
Sensiz toplanıp doğrulması zor Aynur
Kapı açılsada bir ara, cemalin gözükse
Aralık kalsın mezar
Ölmemiş umutlarının içinde
Daha söylenmemiş çok söz var
Bir ikindi vakti
Temmuzun sarı sıcağında buharlaşırken
İtilmiş atılmış bir sevdanın
Baş rolündeyim,gülüm.
Gitsen zulüm sevsen ölüm
Böylemi senin yakışların
Bakışların....
Aylardan eylül.
Ben nezaman saçlarında rüzgarı görsem
Erken dağılmış gençliğim düşer aklıma
Umudum,hayalerim,tekmil neşem
Herşeyi söylemeye kudretim varda...
Susarım
Yutkunurum adın takılır boğazıma.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!