Tenini tenimde burmuşlar
Sonra caymışlar oracıkta
Bunak bir öğüt
Ve sıkıcı bir kabullenme sonra
Ve burağan bir rahatlama
Sonra;
ölümle düello!
-saçmalık-
abdestini tutamaz osuruk böcekleri
ve sesim damlar uçuruma
şiir dökümü bir gecede.
ve ben bu şiiri yazarken
ANLAMSIZLIK
O kadar anlamsızım ki
Dibi delik bir fıçıya su dolduruyorum
O kadar şom ağızlıyım ki
Ne zaman zevzek bir sevdadan konuşsam
Bir hüzün dalgasının vurduğu
Sevinç sahillerinde
Birkaç kutsanmış ayin göz yaşları vardı
- kum yerine-
bir aşk dersi
bir hep o ruhta asılı zarif giysi
Kapattın gözlerini
Katrana doydu gecem
Hüznüm olgunlaştı
Adam gibi acıtıyor artık ruhumu
Yaşım ham hala
Bedeninin üstüne çıkıp
Ezmek istiyorum tenini
Usul usul…
Ve baharın kıçına dayayıp burnumu
Koklamak papatyaları aşka gelerek…
Be kaybolmuş yıldızları bulup
Saçlarını şiirle tokala
Ve şiirle yıka yüzünü
Ve bir şiir eşliğinde ağla
Ve yine öleceksen
Şiir gibi öl!
(unutulan şiir ölüdür çünkü)
O tütün rengi
Ellerin benim
Kimse tutmasın
O asi
Gözlerin benim
ihanet yaftası vurulur büyük sevdalara
-eski plaklar duygusal-
yedek parçasını arayan kırgınlıklar
ve uçurumu noksan intiharlar
savurur kendini boşluğa
-eski plaklar hala duygusal-
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!