duygulardan arındırıldı önce ruhum
kutsal suyla kutsal kasenin içinde
sırtında dört meleğin
elleri değdi bedenime Mesihin
baba,oğul ve kutsal ruh adına! ..
İncilden fısıltılar duyar gibiyim
bir basarken merdivene
yedi çıkar
yedi basarken merdivene
aslında bir iner
yıldızları tek tek toplar
gözlerin mağarasına
duvarlarla konuşup duvarların çepeçevre kuşattığına inat
yankılandıkça yankılanır sesim duymam duyamam
duyma eşiğime milyarlarca beden büyük gelir
kulaklarıma çarptıkça ton değiştirir
iki de bir birde katrilyon olur
ışık hızı süresince atom kadarınca parçalanır
Nisan yağmuruydu düşen toprağa,
Kuru toprağın son mesaisiydi.
Yağmura hasret onca kuraklığa,
Bulutların son bir gösterisiydi...
Kara bulutlarla boyanan mavi,
baktıkça gözlerine bir resmin
çırılçıplak uzanmış donuk bir hayale
endişelerin,
en hissi duyguların
tırmandığı andır
biriktir avucunda toprağı
Yiten neymiş benden,hayır gider bulurum,
Bulur,parça parça gönlüme doldururum...
hayalin asmasıydı
salkım salkım kokardı avuçları
teni bazen kırmızıya bazen de sarıya çalardı
üzülmezdi tebessüm eder inadına gülerdi
bizi de güldürürdü
Uzayıp giden yollar,
Üstünüze düşünce,
Çözülecek mi sırlar?
Uykuma giren düşler,
İçinize girince,
biri ziline basıyordu kapımın
içinde milyarlar saklayan biri
çekmiyordu kahrolası parmaklarını
yapışmışlardı sanki
eşlik ediyordu ardından
tek sesli orkestraya tekme
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!