-Talihsiz miyiz! -
Öyle tipler vardır ki, halkı nahoş güderler.
Demokrasi yoluna, kanca-çivi dökerler.
Seçim, onlar nezdinde, lüks görünen olaydır;
Yaygara koparır da, ürker kaçar giderler.
-Koç öne çıktı:-
İşyerim, randımansız, işsiz kalamaz, dedi.
Düzenimin şeklini, kimse çalamaz, dedi.
Yüzü kıllı olanı, tepti geriye doğru;
Sakallı ve bıyıklı, burda olamaz, dedi.
-Politikacı ne dedi? -
Geçmişe özen gördü, âsımânedir, dedi
Dinden tartışmalara, hasımânedir, dedi.
Dün, çarşaf bürüneni, itmişti hordan görüp;
Bugün, taltif eyledi; masumânedir, dedi.
-Haccın bilinmeyen şartı varmış! -
Muhterem girdi güne, biraz hiddet ederek;
Baktı hasım kişiye, birazcık da gülerek.
Yeterli görmedi ki kökünde öz olmayı! ..
Şaşırdı, bu zat hacca, nasıl gider diyerek.
-Yanlış davranış-
Silah bulup sarılan, babayiğit oluyor.
Hür havayı buldu ya, keyiflice soluyor.
Düğünler, düğünlükten, bozulup gitti dostlar!
Memleket, kendisini bilmeyenle doluyor.
-Plan işledi-
Ünlüdür, Nil adında çağlayan büyük dere.
Hırs taşıdı üstünde, kimbilir kaç yüz kere.
Açlık mıydı Mısır'ın toplumunu hoplatan..?
Yoksa fit mi sokuldu, Mübarek düştü yere.
-Şaşıran şaşırana-
Kazılıyor arazi; keskin taşlar çıkıyor!
İniliyor derine; sızan yaşlar çıkıyor!
Derinlik, ürkek etmiş kulağa çarpanları;
Neler oluyor diyen, şaşkın başlar çıkıyor!
-Olacak şey mi bu? ! -
Bir baba, ramazanda, ''oruç tutun'' buyurmuş!
Çocuk, tersi davranmış, gitmiş yemeğe durmuş.
Baba, bir tuhaf halde solumuş için için;
Topal edene kadar çocukçağıza vurmuş.
-Papa da güzel söyler-
Papa, Yurdum'a geldi. Size sevgim bol, dedi.
Tek Allah'a inanan, bükülmez bir kol, dedi.
İslam'ı tarif etti, özü, akıl diyerek!
İbrahim'e dayanır tuttuğumuz yol, dedi.
-Papa, Sultanahmet'i anlatıyor-
Papa, camiye girdim, benlikten öldüm, dedi.
Oluşan kin hissini, çıkarıp gömdüm, dedi.
Orda aklıma geldi gökleri-yeri Yapan;
Kıblesine yöneldim; Roma'ya döndüm, dedi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!